Dar gelirli kadınlara yaklaşık 800 milyon liralık mikrokredi

Dar gelirli kadınların küçük sermayelerle kendi işini kurmasını desteklemek için son 15 yılda 180 binden fazla kadına 800 milyon liraya yakın mikrokredi kullandırıldı.

11.12.2018 Cuma 11:41

Güncelleme : 11.12.2018 Cuma 13:01

Dünyada sürdürülebilir kalkınmanın sağlanması için yoksulluğun  giderilmesi gerektiği konusunda görüş birliği bulunurken, bu doğrultuda istihdam  piyasasının dengeye kavuşması ve kadının iş gücüne katılımının önemi de giderek  artıyor.

Türkiye'nin dünyanın önde gelen ekonomileri arasında yer alma hedefini  gerçekleştirmede de önemli bir rol oynayacak kadının iş gücüne katılımı konusunda  birçok çalışma yapılıyor.

Bu kapsamda Türkiye İsrafı Önleme Vakfı (TİSVA) bünyesinde yürütülen  Türkiye Grameen Mikrofinans Programı'yla, finansal sıkıntının azaltılması ve  Türkiye'de yoksulların küçük bir sermayeye ulaşmasını sağlamak amacıyla  mikrokredi faaliyeti gerçekleştiriliyor.

TİSVA'dan alınan bilgiye göre, Türkiye genelinde 63 ilde 93 şubede  faaliyetlerin yürütüldüğü program ile 2003'ten bu yana 180 binden fazla dar  gelirli kadına ulaşılarak 800 milyon liraya yakın mikrokredi dağıtıldı. Aile  fertleri dahil edilerek bakıldığında, mikrokredi imkanından yararlanan kişi  sayısının yaklaşık 700 bin olduğu tahmin ediliyor.

Mikrokredi uygulamasında, dar gelirli kadınların çoğunlukla ev  işleriyle ilgilenmesine, aynı zamanda da bir iş yaparak gelir getirici bir  faaliyette bulunmasına imkan tanıyan el işi ürünleri üretimi ağırlıklı oldu.  Böylece kadınların kullandığı mikrokrediler, yüzde 37,9'la en fazla "işlem ve  üretim" sektöründe değerlendirildi.

Mikrokredilerin diğer kullanım alanlarına bakıldığında, yüzde 30,5 ile  ticaret, yüzde 21 ile işletme sahipliği, yüzde 6,1 ile hayvancılık, yüzde 2,6 ile  hizmetler ve yüzde 1,9 ile de tarım sektörü öne çıktı.

"BU YIL VERİLEN MİKROKREDİLERİN 200 MİLYON LİRAYA ULAŞMASINI  BEKLİYORUZ"

AA muhabirine konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan TİSVA  Mütevelli Heyeti Başkanı Prof. Dr. Aziz Akgül, Türkiye'de yoksulluğun  azaltılmasında uygulanan ana stratejinin, hibe şeklindeki yardımlar olduğunu  belirterek, bunların mutlaka istisnai hale getirilmesi gerektiğini söyledi.

Hibe yardımlarının, çalışamayacak durumda olan yaşlı, hasta ve engelli  vatandaşlara yapılması gerektiğini vurgulayan Akgül, "Çalışabilecek durumdaki  yoksullara ise hibe yardımlar yerine, onların kendi kendilerine gelir getirici  faaliyetlerde bulunmaları teşvik edilmeli ve bu yönde desteklenmelidir." dedi.

Türkiye Grameen Mikrofinans Programı'yla geçen yıl 150 milyon liralık  mikrokredi dağıtımı yapıldığını aktaran Akgül, şunları kaydetti:

"Bu rakamın 2018 sonunda 200 milyon liraya ulaşmasını bekliyoruz.  Yeterli finansman kaynağı bulunması durumunda yaklaşık 3 milyondan fazla yoksul  kadının mikrogirişimci yapılması hedeflenmektedir. Program ile 2018 itibarıyla  halen 33 bin mikrogirişimci kredi almaktadır. Gelecek yıl için hedefimiz 50 bin  mikrogirişimciye ulaşmaktır. Mevcut durumda dar gelirli kadınlara kredi  vermekteyiz. Gelecekte engelli bireyler, şehit ve gazi ailelerinin de bu hedef  kitlesinin içerisine dahil edilmesi planlanmaktadır."

Akgül, 2019'da sıfır işsizliği hedefleyen Gençlerin ve Kadınların  Sosyal İşletmecilik Modeliyle İstihdamı (GENSİM) projelerini de uygulamaya  koyacaklarını bildirdi.

MİKROKREDİ

Mikrokredinin öncüsü ve Nobel Barış Ödülü sahibi Prof. Dr. Muhammed  Yunus'un kurduğu Grameen Bank ile yoksulluğun azaltılmasına katkı sağlamak üzere  geliştirilen Türkiye Grameen Mikrofinans Programı'nda, teminat ve kefalet  gerekmeden, dar gelirli kadınlara gelir getirici faaliyette bulunmalarını  sağlayacak şekilde tamamen güvene dayalı mikrokredi veriliyor.

Mikrokredi kullanacak dar gelirli kadınlara, ilk yıl için en fazla bin  liralık mikrokredi sağlanırken, bu rakam yıllar içinde artarak en fazla 5 bin  liraya ulaşabiliyor.

Uygulamada, hiçbir maddi varlığı olmayan kadınlar, mikrokredi almada  diğerlerine göre öncelikli kılınıyor. Mikrokredi programında sadece bir iş fikri  olan dar gelirli kadınlara kredi verilmesi esas alınıyor.

5 kişilik gruplar halinde uygulanan mikrokredi programında, yoksul  kişinin beyanı dışında hiçbir evrak istenmiyor. Programda, grup uygulanması  sayesinde gruptaki kişilerin birbirlerine yardımcı olması ve dayanışması  sağlanıyor.

"
En Çok Okunan Haberler

`BoJ üç kez daha faiz artırabilir`

Microsoft`un gelir ve karı beklentileri aştı

Japonya Merkez Bankası faizi değiştirmedi

Çin`in altın tüketimi arttı

ABD`de büyüme beklentileri karşılamadı

Merkez Bankası`ndan zorunlu karşılık adımı

Avrupa`da emlak piyasası kötüleşti

Net UYP açığı belli oldu

`Petrolün enflasyon için yarattığı risk sınırlı`

BNP Paribas`ın ilk çeyrek karı düştü

UBS`ten paladyum tahmini

Toyota`nın satışları ilk kez 10 milyonu aştı

Almanya`da ihracatçıların hissiyatı geriledi

IBM`den 6,4 milyar dolarlık satın alma

Meta`nın gelir ve karı beklentileri aştı

Altın fiyatları ne kadar oldu?

Dolarda son durum ne?