• Cem Kılıç

İstihdam deposu KOBİ’ler

01.11.2017 Çarşamba 12:51

Uluslararası Çalışma Örgütü’nün “Küresel İstihdam Eğilimleri ve Sosyal Görünüm 2017: Sürdürülebilir İşletmeler ve İşler” başlıklı yeni raporuna göre, küçük ve orta ölçekli firmaların (KOBİ) gelişimindeki durgunluk istihdama ve ekonomiye zarar veriyor. ILO raporunda, iş yaratılmasının sürükleyici gücü olan KOBİ’lerin 2008 küresel ekonomik krizinden bu yana küresel ve bölgesel gelişmelerden nasıl etkilendiği ve nasıl tepki verdiği inceleniyor. Raporda, büyüme ve ticarette yavaşlayan hızın etkileriyle ortaya çıkan iş niceliği ve niteliğine ilişkin kaygıların pek çok ülkenin gündeminde üst sıralarda yer aldığının altı çiziliyor. Bununla birlikte, hepimizin bildiği üzere özellikle teknolojik değişim ve yenilikler çalışma yaşamını yeni ve farklı yollardan şekillendiriyor.

ILO’ya göre, artan küresel işsizliği tersine döndürmenin başlıca yolu; işçilere ve yeniliğe yatırım yapmaktan, ticaret ve sosyal diyalogu geliştirmekten geçiyor.

Küresel işgücü piyasasının zorlu koşulları

2017 yılında bir önceki göre 3.4 milyonluk artışla 201 milyondan fazla kişinin işsiz olduğu günümüzde özellikle KOBİ’ler işgücü piyasasında insana yakışır iş yaratmada kritik rol oynuyor. Günümüz küresel işgücü piyasası koşulları altında yüzde 5.8 olan küresel işsizlik oranının kısa süre içinde düşmesi beklenmiyor. Geçtiğimiz on yıl içinde sağlanan belirli bir ilerlemeye rağmen bugün yükselen ve gelişmekte olan ülkelerde 780 milyon çalışan (her üç çalışandan hemen hemen biri) hâlâ aşırı ya da orta düzey yoksulluk koşullarında yaşamakta. Çoğu yükselen ve gelişmekte olan ülkelerde olmak üzere dünyada 1.4 milyarı aşkın kişi kırılgan (eğreti) istihdam kapsamında. Bu tür istihdam kapsamında yer alan işçi sayısı her yıl yaklaşık 11 milyon artıyor. Söz konusu kesimin düzenli gelir getiren güvenceli işlere sahip olma ve sosyal korumadan yararlanma şansları daha az olduğundan, bu durum önemli sorunları da beraberinde getiriyor. Dolayısıyla, dünya bugün bile önemli ölçüde insana yakışır iş açıklarıyla karşı karşıya bulunuyor.

Özel sektörde 2.8 milyar kişi istihdam ediliyor

ILO verilerine göre, 2016 yılında özel sektör, toplam istihdamın yüzde 87’sini oluşturmak üzere 2.8 milyar kişi istihdam etmiş. Bu rakam hem kayıt dışı hem kayıtlı sektörleri kapsıyor. Kayıt dışı sektörler özellikle yükselen ve gelişmekte olan ülkelerde çok sayıda işçi çalıştırırken, kayıtlı sektördeki firmalar özel sektördeki ücretli ve maaşlı işgücünün yarısından fazlasını çalıştırır durumda.

KOBİ’ler istihdamı ikiye katladı

Büyük işletmeler, KOBİ’lere göre kayıtlı özel sektör istihdamının başlıca kaynağını oluşturuyor olmakla birlikte, KOBİ’lerin toplam istihdama katkısının son yıllarda artış göstermekte olduğunu söylemek mümkün. Firma büyüklüğüne göre istihdamla ilgili yeni tahminler, raporda ele alınan 132 ülkede 2003 ile 2016 yılları arasında KOBİ’lerde tam zamanlı kayıtlı çalışanların sayısının ikiye katlanmış olduğunu gösteriyor. Bununla birlikte, KOBİ’lerin toplam istihdamdaki payları da yüzde 31’den yüzde 35’e yükselmiş. Diğer taraftan, ILO verilerinden geçtiğimiz yıl itibarıyla KOBİ’lerin toplam istihdama katkısı açısından durgunluk yaşandığı görülüyor. Bu bağlamda, 2015 ve 2016 yıllarında KOBİ’lerin toplam istihdama katkısı hemen hemen aynı düzeyde kalmış ve çok küçük bir artışla yüzde 34.6’dan yüzde 34.8’e yükselmiş.

Gelişmekte olan ülkelerde durum ne?

KOBİ’ler, gelişmekte olan ekonomilerde toplam istihdamın yüzde 52’sini, Türkiye’nin de aralarında olduğu yükselen ekonomilerde yüzde 34’ünü ve gelişmiş ekonomilerde ise yüzde 41’ini yaratıyor. Bunun yanında, 2003 ile 2008 yılları arasında tam zamanlı sürekli istihdam artışı küçük işletmelerde büyük firmalara göre ortalama olarak yüzde 4.7; orta ölçekli işletmelerde ise yüzde 3.3 daha yüksek düzeyde gerçekleşmiş. Buna karşılık, küresel ekonomik krizin de etkisiyle 2009-2014 döneminde KOBİ’lerin istihdam artışına ek katkı sağlamadığı görülüyor.

Türkiye işgücü piyasasında istihdam oranını artırmak açısından KOBİ’lerin önemi büyük. Öyle ki Türkiye İstatistik Kurumu tarafından yayımlanan en güncel Küçük ve Orta Büyüklükteki Girişim İstatistikleri'ne göre, KOBİ'ler Türkiye'deki toplam girişim sayısının yüzde 99.8'ini, istihdamın yüzde 74.2'sini ve maaşlı ve ücretli çalışanların da yüzde 54.7'ini oluşturuyor. Dolayısıyla, KOBİ’ler önümüzdeki dönemin istihdam politikaları açısından da kritik bir öneme sahip.

Genç firmalar zor durumda

ILO raporuna göre, küresel krizden bu yana tam zamanlı sürekli istihdam potansiyeli açısından genç firmalardaki iş yaratma dinamikleri de zayıflamış durumda. Genç firmalarda tam zamanlı sürekli istihdam büyümesi, kriz öncesi dönemde yerleşik (daha eski) firmalara göre ortalama yüzde 6.9 düzeyinde daha yüksekken, kriz sonrası dönemde söz konusu oran yüzde 5.5’e gerilemiş. Bu durum, işgücü piyasasındaki genel eğilimleri yansıtmakla birlikte, yeni ve genç firmalardaki işlerin de artık daha önceki zamanlara göre çok daha hızlı biçimde azaldığı ortaya çıkıyor.

Yenilik ve ticaret, istihdam ve verimliliği artırıyor

Rapora göre, yenilik (inovasyon) firmalar için önemli bir rekabet gücü ve iş yaratma kaynağı durumunda. Yenilikçi firmalar genelde daha verimli oluyor, daha fazla istihdam yaratıyor, daha vasıflı işçileri istihdam ediyor (daha iyi eğitimli işgücünü işe alıyor ve bu kişilere daha fazla eğitim sağlıyor) ve daha fazla kadın çalıştırıyor. Ancak bazı durumlarda yenilik, geçici işçilerin daha yoğun olarak kullanılmasına (özellikle, ürün ve süreç yeniliği içeren firmalarda) yol açıyor ve geçici istihdamda da daha fazla kadın bulunuyor. Örneğin, ürün ve süreç yeniliği uygulayan firmalar, yenilikçi olmayanlara göre yüzde 75’ten daha fazla oranda geçici işçi istihdam ediyorlar.

Ticaret ve firmaların küresel tedarik zincirlerine katılımı da istihdam yaratma ve verimlilik artışında önemli faktörler durumunda. Son yıllarda ticarette durgunluk yaşandığından, ticaretle bağlantılı istihdamda da durgunluk söz konusu. 2016 yılında küresel düzeyde işçilerin yüzde 37.3’ü özel sektördeki ihracatçı firmalarda çalışmaktaydı. Bu oran, kriz öncesi dönemdeki yüzde 38.6’ya göre daha düşük düzeyde. Raporda, ticaret firmalarının ticaretle uğraşmayan firmalara göre daha yüksek verimliliğe sahip olduklarının ve çalışanlarına daha yüksek ücret ödediklerinin de altı çiziliyor. Bununla birlikte, ihracat ve ithalatın getirdiği ek verimlilik katkısı, daha yüksek ücretin ek maliyetini sırasıyla 13 ve 5 yüzdelik puan kadar aşıyor.

KOBİ’ler kadın istihdamı için önemli bir kaynak

ILO araştırmasına göre, kayıtlı sektördeki tam zamanlı sürekli çalışan kadınlar, büyük firmalardan daha çok KOBİ’lerde çalışıyorlar. Ortalama olarak ve tüm bölgelerde KOBİ’lerdeki tam zamanlı sürekli çalışanların yaklaşık yüzde 30’u kadınlarken, büyük işletmelerde bu oran yüzde 27 düzeyinde kalıyor. Bununla birlikte, özellikle KOBİ’lerde olmak üzere istihdamda kadın payı ile ülkenin kişi başına geliri arasında güçlü bir ilişki söz konusu. Firmalarda daha çok sayıda kadının çalışıyor olması, büyüme ve kalkınma üzerinde de olumlu etki yapıyor. Çünkü mikro işletmeler ve KOBİ’ler genellikle kadınların kayıtlı işgücü piyasasına giriş noktası olarak karşımıza çıkıyor.

Yazarın Önceki Yazıları