`Avrupa`da QE`nin 9 sonucu`

Ünlü fon yöneticisi Muhammed El-Erian, Euro Bölgesi`nde parasal genişlemenin etkilerini değerlendirdi

25.03.2015 Cuma 11:03

Güncelleme : 25.03.2015 Cuma 11:12

Ünlü fon yöneticisi ve Allianz SE baş ekonomi danışmanı Muhammed El-Erian, Avrupa Merkez Bankası'nın (AMB) parasal genişleme programının (QE) etkilerini Bloomberg News'a değerlendirdi.


El Erian'ın değerlendirmesi şöyle;


Bu hafta Avrupa'dan gelen ve Şubat ayı için güçlü Euro Bölgesi Satınalma Yöneticileri Endeksi rakamlarını da içeren cesaret verici veriler, kıtanın, ABD ve Japonya'nın daha önce izlediği, sık kullanılan parasal genişleme yolunda olduğunu teyit etti.


Aklımızın kenarında bunu tutarak, burada, halihazırda olandan muhtemelen olacaklara uzanan bir yelpazede, Avrupa Merkez Bankası'nın QE'sine ilişkin bilinmesi gereken dokuz noktayı bulacaksınız;


1- QE'nin beklentileri, özellikle politika niyetlerinin resmi teyidi ile güçlendirildikleri zaman, hisse senetleri ve para biriminin değer kaybetmesi ile birlikte, yüksek performansa yol açıyor. Bu durum, sırasıyla: ilk, Fed'in 2010 yılında varlık alımlarının ikinci tutunun duyurusunu yapması ve ardından sırasıyla gelen QE turları sonrası, ABD'de gerçekleşti; ardından, merkez bankasının 2013 yılında yeni guvernör Haruhiko Kuroda'nın yönetiminde daha teşvikçi QE'ye yönelmesi sonrası Japonya'da; ve en son olarak, AMB Başkanı Mario Draghi'nin geçen yıl QE niyetlerini işaret etmesinden bu yana Avrupa'da gerçekleşti.


2- Finans piyasalarının tepkisi, beklentilere hızlı bir taze kan getirdi. Bu durum, tüketici güveni gibi yakından izleen anket bazlı göstergelerde cesaret verici bir yukarı harekette kendini gösterdi. İlk başta, hem şirket hem de hanehalkı, ekonomik faaliyeti teşvik etmeye daha fazla angaje olduğu görülen merkez bankalarına hevesli bir tepki gösterme eğiliminde oldu.


3- Bu beklenti iyileşmesinin bir kısmı, daha büyük çaplı ekonomik faaliyete dönüşür. Bu, daha kısa zaman ufku olan sektörlerde, özellikle yatırımlar için hazırlanma dönemleri daha sınırlı olanlarda yoğunlaşma eğilimi gösteriyor.


4- İyileşen çerçeveden cesaret bulan hükümetler, ağıt yük altındaki merkez bankalarına daha fazla bağımlı olmaktan bile memnun oluyorlar. Merkez bankası çabalarına destek olan tedbirleri uygulayarak olumlu bir ivme sağlamaktansa, hükümetler hatta daha pasif ekonomi politikası rolüne dönüyor.


5- Finansal varlık fiyatlarının QE'den ilham alarak şekillenmesi, tasarruf sahiplerinin vergilendirilmesi ve borçluların sübvanse edilmesimi artırır. Bu süreçte, hayat sigortacıları gibi tüketicilere uzun vadeli finansal hizmetler sağlayan kuruluşlar, bankaları ve ekonomiyi iyileştirmek için uygulanan olağan dşı çabalardan olumsuz etkilenebilir. Bunun yanında, refah eşitsizliği, hisse senedi sahipliğinin büyük oranda toplumun daha iyi durumdaki kısmında yoğunlaşmasından dolayı daha da kötüleşir. 

"
En Çok Okunan Haberler

ABD`de tarım dışı istihdam beklentilerin altında

PPK toplantı özeti yayımlandı

KKM hesaplarında düşüş sürüyor

Bakan Şimşek`ten enflasyon açıklaması

Euro Bölgesi`nde işsizlik sabit kaldı

Nisan ayı dış ticaret rakamları açıklandı

Enflasyon rakamları belli oldu

Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi arttı

S&P, Fed`den faiz indirimi beklentisini öteledi

`Hedge fonlar daha savunmacı hale geliyor`

`ECB muhtemelen üç kez faiz düşürecek`

Ford Motor`un ABD`de satışları azaldı

Societe Generale net karını açıkladı

`Faiz patikasına taahhütte bulunmuyoruz`

Coinbase Global net gelirlerini artırdı

OECD, Türkiye için büyüme tahminini yükseltti

Deutsche Bank personel maaşlarına zam yapacak