`Bankalar enerji sektörüne 189,4 milyar TL nakdi kredi kullandırdı`

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu Başkanı Mehmet Ali Akben, Eylül 2019 itibarıyla bankacılık sektörünün enerji sektörüne kullandırdığı nakdi kredilerin 189,4 milyar TL olduğunu belirterek, "Bu tutarın yüzde 40’ı yenilenebilir enerji projelerinin finansmanı amacıyla kullandırılmıştır" dedi.

31.10.2019 Cuma 13:49

Güncelleme : 01.11.2019 Cuma 11:04

6. Sürdürülebilir Finans Forumu, "Sosyal ve Çevresel Hedeflerle  Büyümeyi Harekete Geçirmek: Yeni Nesil Finansman Araçları" ana temasıyla Borsa  İstanbul'da gerçekleştirildi.

Açılışta konuşan Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) Başkanı Mehmet Ali Akben bu çağın koşullarının, her türlü doğal  kaynağın kullanımında dikkatli ve özenli olunmasını gerektirdiğini aktararak,  "Endüstri devrimi ile başlayan bu süreç, yaşadığımız ekosistemi son derece hassas  bir noktaya getirmiş, nüfus artışı, dünya çapındaki ekonomik dalgalanmalar ve  küresel gelir dağılımı adaletsizliği ile birleşen kırılganlık, gelecek  nesillerimizi tehdit eder bir noktaya gelmiştir. Küresel ısınma başta olmak üzere  çevresel problemler ile savaşlar, kitlesel göçler, bölgesel eşitsizlikler  nedeniyle oluşan sosyal problemler insan hayatı ile ilgili her alanda  sürdürülebilirlik kavramını öne çıkarmaktadır." yorumunu yaptı.

Akben, finansal sisteme egemen olan devletlerin özellikle az gelişmiş  ve gelişmekte olan ülke ekonomilerine ekonomik yaptırımlar gibi doğrudan  yöntemlerin yanı sıra siber saldırı gibi dolaylı yollarla da etkide bulunmaya  çalıştıklarını gördüklerini dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Böylece doğal kaynakları kontrol altına alınan bu ülkelerde gerçek  anlamda bir kalkınma sağlanamamakta, gelir dağılımı ve sosyal adalet daha da  bozulmakta, bunun neticesinde ortaya çıkan sosyal ve siyasi huzursuzluklar da  terörizm ve göç gibi insanlığı tehdit eden sorunlara zemin hazırlamaktadır.  Sürdürülebilirliğin işaret ettiği sonuçlar ise ekonomik sistem ve yöntem  tartışmalarını gündeme getirmektedir.

Bu kapsamda ekonominin temel unsurları olan üretim ve paylaşım  konusunda tüm dünya için genel geçer bir çözüm ihtiyacının olduğu ortada. İşte  her geçen gün biraz daha belirgin hale gelen bu ihtiyaç, sürdürülebilirlik  kavramıyla somut bir problem olarak ortaya konulmaktadır."

"SÜRDÜRÜLEBİLİR FİNANS UYGULAMALARI KAPSAMINDA ÇALIŞMALAR YAPILIYOR"

BDDK Başkanı Akben, sürdürülebilirliğin; en temel haliyle bugünün  ekonomik veya sosyal ihtiyaçları için kararlar alırken gelecek nesilleri de  düşünmek, onların haklarını riske atmamak anlamına geldiğini anlattı.

Bunun için en önemli önceliklerin başında çevreye zarar vermeyen  verimli enerji teknolojilerinin yaygınlaştırılması, karbon salınımının  azaltılması ve geri dönüşüm faaliyetlerinin desteklenmesinin geldiğini dile  getiren Akben, "Ayrıca özellikle dar gelirli kesimlerin konut başta olmak üzere  temiz su ve diğer temel ihtiyaçlarının karşılanabilmesi sosyal sürdürülebilirlik  hedeflerine ulaşma bakımından son derece önem taşımaktadır." şeklinde konuştu.

Akben, bu hedeflere tüm dünyanın uygulayacağı, ortak ve bütünleşik bir  strateji ile ulaşılabileceği konusunda kuşku bulunmadığına işaret ederek, tüm  ülkelerin, sektörler, firmalar ve hatta bireylerin de küresel stratejiye uygun  kendi alt strateji ve planlarını geliştirmesi gerektiğini kaydetti.

Bankacılık alanında tüm dünyada olduğu gibi Türkiye'de de yeşil finans  veya sürdürülebilir finans uygulamaları kapsamında çeşitli çalışmaların  yapıldığına dikkati çeken Akben, şunları kaydetti:

"Sürdürülebilir finans kavramında üç temel noktanın öne çıktığını  ifade etmek istiyorum. Birincisi doğrudan iklim değişikliğinin ve diğer olumsuz  çevresel faktörlerin azaltılması ile ilgili olup, bu amaçla çevreye duyarlı firma  ve projelerin finansman maliyetlerinin azaltılması ve finansman kaynaklarına  erişiminin kolaylaştırılması için gerekli adımların atılmasıdır."

Mehmet Ali Akben, Türkiye'nin sürdürülebilir finansmana 2000’li  yıllarda yenilenebilir enerji yatırımlarıyla başladığını anımsatarak, "Şu anda  ise bu finansmanın BM Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri çerçevesinde tarımdan  kadın istihdamına, sağlıktan eğitime, sanayi ve altyapıdan enerji üretim ve  verimlilik projelerine kadar çok geniş bir perspektifte yer aldığını ifade  etmekten memnuniyet duyuyorum." dedi.

Akben, şu bilgileri verdi:

"Rakamlarla ifade etmek gerekirse, Eylül 2019 itibarıyla bankacılık  sektörünün enerji sektörüne kullandırdığı nakdi krediler 189,4 milyar TL olup, bu  tutarın yüzde 40’ı yenilenebilir enerji projelerinin finansmanı amacıyla  kullandırılmıştır. Buradan buna katkı sağlayan bütün bankalarımıza teşekkür  ediyorum. Yine aynı tarih itibarıyla, mikro işletmelere verilen kredi tutarı ise  175,5 milyar TL olup, söz konusu tutar toplam KOBİ kredilerinin yüzde 29’unu  oluşturmaktadır. Bu rakamlar ülkemiz açısından daha işin başında olduğumuzu  düşündüğümüzde önemli rakamlar."

Akben, sadece kredi olarak değil aynı zamanda kaynak bağlamında da  bankacılık sektörünün yurt dışından sürdürülebilir kalkınma amaçlı almış olduğu  kredilerin, ihraç ettiği borçlanma araçlarının artış gösterdiğini belirterek,"  İkincisi dar gelirli kesimlerin konut edinme başta olmak üzere temel  ihtiyaçlarını karşılayacak alternatif finansal ürün ve hizmetler sunmaktır."  dedi.

Mikro finans ya da tasarrufa dayalı finans uygulamaları ile yoksul  kesimlerin refahının artırılmasının dolaylı olarak çevreye de olumlu katkı  sunacağını dile getiren Akben, örneğin enerji tasarruflu modern konutların fosil  yakıtların tüketimini azaltabileceğini anlattı.

"DAHA ÇOK BANKANIN KATILMASINI BEKLİYORUZ"

Akben, dikkat edilmesi gereken üçüncü konunun ise bankacılık sektörünün tüm bu amaçlara ulaşırken kendi mali yapısını koruması yani finansal  sürdürülebilirliğin sağlanması olduğunu söyledi.

Birbiriyle çelişiyor gibi gözüken bu hedeflere yönelik adımlar  atılırken, denge ve kontrolün sağlanmasında, hem ilgili kuruluşlara hem de  denetim otoritelerine önemli görevler düştüğünü belirten Akben, sözlerini şöyle  sürdürdü:

"Kapsamı ve taşıdığı önem göz önüne alındığında, sürdürülebilirliğin  önümüzdeki dönemlerde hemen hemen her alanda en fazla duyulacak terimlerden  birisi olduğu açıktır. Ancak bu alanda yapılacak tüm çalışmalarda kamu kurumları  ile bankalar ve diğer özel sektör kuruluşlarının iş birliği içerisinde olması  gerektiği ortadadır.

7 Banka bu sözleşmeyi (Sorumlu Bankacılık Prensipleri) imzaladı.  İnşallah bugün bunun startını vermiş olalım. Diğer bankalarımızın da buna  desteklerini sürdürmelerini bekliyoruz. 2 yeşil amblemli banka sponsor durumda.  İnşallah daha çok yeşil, mavi amblemli bankamızı da orada görmek isteriz."

Akben, diğer taraftan yalnızca kurum ve kuruluşların önlem almalarının  yeterli olmadığını, bireylerin de günlük yaşantılarından ekonomik kararlarına  kadar mutlaka sürdürülebilirlik bilinci içinde hareket etmeleri gerektiğini  aktararak, bu kapsamda İş Dünyası ve Sürdürülebilir Kalkınma Derneği'nin 2013  yılından beri düzenlemiş olduğu sürdürülebilir finans forumlarının ülkede bu  konudaki farkındalığın oluşturulmasına önemli katkılar sağladığını kaydetti.
"
En Çok Okunan Haberler

İstanbul’un enflasyonu açıklandı

Doğal gaz tarifesinde değişiklik yapılmadı

TL mevduatta stopaj oranları değişti

Binance`ın kurucusuna 4 ay hapis

ABD`de mortgage faizi artışını sürdürdü

Temassız ödemelerde limit yükseliyor

Euro Bölgesi ekonomisi ilk çeyrekte büyüdü

Hizmet Üretici Fiyat Endeksi belli oldu

`Jeopolitik durum enflasyonda risk oluşturuyor`

Almanya beklentilerin üzerinde büyüdü

HSBC CEO`su görevi bırakacak

Musk daha fazla Tesla personelini işten çıkarabilir

Volkswagen`in satışları düştü

`Faiz indiriminden sonra dikkatli olunmalı`

Samsung faaliyet karını 10 kat artırdı

ABD`de haftalık çelik üretimi azaldı

Dış ticaret istatistikleri açıklandı