Güncelleme : 25.06.2016 Cuma 16:57
TBMM’ye sunulan torba kanun tasarısında yer alan varlık barışı düzenlemesinde, gerçek kişilerin yanı sıra şirketlere ait varlıklar da başka kişilerin nam veya hesabına yurda getirilebilecek. Habertürk'ten Ahmet Kıvanç'ın haberine göre yurtdışından kredi kullanan şirketler, dışarıdaki varlıklarını fiilen yurda sokmadan, doğrudan dış kredilerini ödemede kullanabilecekler. Böylece aile bireylerinden veya şirket ortaklarından herhangi birisi adına yurtdışında bulunan varlıklar getirilebilecek. Bu işlem nedeniyle Veraset ve İntikal Vergisi ödenmeyecek.
Diğer yandan 2008 yılındaki ilk varlık barışında beyan ettiği 5.2 milyar lirayı getiremeyen Ali Türkan benzeri durumla karşılaşmamak için önlem alındı. Beyan ettiği varlıkları, öngörülen sürede yurda getirmeyenler, denetim muafiyeti hakkından yararlanamayacak. Bu kişilere müfettişler, “Beyan ettiğin parayı nereden buldun, nasıl kazandın” diye sorabilecek.
Varlık barışı ilk defa 2008 yılındaki küresel kriz dolayısıyla çıkartıldı. 2011 ve 2013 yıllarındaki varlık barışına ise gelişmekte olan ülkelere yönelik risk iştahının azalması gerekçe gösterildi. Turizmde son yılların en kötü döneminin yaşanmasının da etkisiyle varlık barışı 4. defa gündeme geldi. 2008’deki düzenlemede yurtdışından getirilen varlıklar için yüzde 2, yurtiçinden sisteme sokulacak varlıklar için de yüzde 5 oranında vergi öngörüldü. Sonraki yıllarda da yurtdışından getirilen varlıklar için yüzde 2 vergi alındı.
VERGİ VE DENETİM YOK
Öncekilerden farklı olarak bu varlık barışında hiçbir vergi alınmayacak. Gerçek ve tüzel kişiler yurt dışında bulunan para, altın, döviz, menkul kıymet ve diğer sermaye piyasası araçlarını 31 Aralık 2016 tarihine kadar bankalara ve aracı kurumlara beyan edecekler. Beyan edilen tarihten itibaren bir ay içerisinde yurda getirecekler. Alacaklar ile taşınmazların bedelini yurda getirmek için ise bir yıl süre tanınacak.
ÇEKİLEN PARAYA MUAFİYET
Şirkete ait parayı yurda getirenler isterlerse sermayeye ilave edebilecekler. Sermayeye eklenmemiş varlıkların ortaklar tarafından işletmeden çekilmesi “kâr dağıtımı” sayılmayacak. Dolayısıyla bu paradan dolayı gelir ve kurumlar vergisi ödemek zorunda kalmayacaklar.
Beyan edilen varlıklar nedeniyle beyan sahibi kişiler ile “nam veya hesabına” getirilen diğer kişiler hakkında hiçbir suretle vergi incelemesi yapılamayacak, vergi cezası kesilemeyecek. Varlıklarını yurda getirenler hakkında, bundan dolayı inceleme, soruşturma veya kovuşturma yapılamayacak.
2008'DEKİ BARIŞTA 48 MİLYAR BEYAN EDİLDİ
2008 yılındaki varlık barışı uygulamasında 64 bin 567 gerçek ve tüzel kişi 28 milyarı yurtdışı, 20 milyarı da yurtiçi olmak üzere 48 milyar liralık varlığı sisteme sokacağını bildirdi. Bu kişiler için 1.6 milyar lira vergi tahakkuk ettirildi.
KARŞILIKSIZ ÇEKTE HAPİS CEZASI ERTELENMEYECEK
Karşılıksız çekte yeniden hapis cezası uygulaması da torba kanun tasarısına girdi. Tasarıda, 2012 yılından evvel olduğu gibi önce adli para cezası, bu ceza ödenemediği takdirde de hapis cezası öngörüldü. Ceza tutarı, karşılıksız çıkan çekten az olamayacak. Karşılıksız çek suçu nedeniyle ön ödeme, uzlaşma ve hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin hükümler uygulanamayacak. Adli para cezalarının ödenmemesi halinde bu ceza doğrudan hapis cezasına çevrilecek. “Kamuya yararlı bir işte çalıştırma” hükümleri, karşılıksız çekle ilgili hapis cezalarında söz konusu olamayacak.
YATIRIM ORTAMINI İYİLEŞTİRME TEDBİRLERİ TORBADA
Torba yasa tasarısında yer alan diğer düzenlemeler şöyle:
İhracatçıya yeşil pasaport: Son 3 yıldaki ortalama ihracat tutarı Bakanlar Kurulu’nun belirleyeceği değerin üzerinde olan firma yetkililerine 2 yıl süreyle yeşil pasaport verilebilecek.
İflas erteleme: Borca batık şirketlere görevlendirilen kayyumlar veya alacaklıları; mali durumunun iyileştirilmesinin mümkün olduğuna dair bir iyileştirme projesini mahkemeye sunarak iflasın ertelenmesini isteyebilecek. Erteleme durumunda şirkete para konulması gerekecek. İflas erteleme süresi 4 yıldan 2 yıla indirilecek.
BES ’e vergi teşviki: Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) biriken paraların emekliliğe hak kazanıldığında en az on yılda ödenmek üzere “gelir sigortası”na yatırılması durumunda gelir vergisi alınmayacak.