Boeing Türkiye Genel Müdürü Ayşem Sargın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, katılım gösterdikleri 4. Savunma ve Havacılıkta Endüstriyel İşbirliği Günleri (ICDDA) etkinliğinin, Boeing'in Türkiye'deki tedarikçilerinin kapasiteleri hakkında bilgi edinmelerine yardımcı olduğunu, şirketlerle ikili görüşmeler gerçekleştireceklerini söyledi.
Boeing'in Türk havacılık sanayisiyle ticari ve askeri havacılık programları alanında ulusal kapasiteyi artırmak ve sürdürülebilir yüksek değerli iş imkanları sağlamak için iş birliği yaptığına dikkati çeken Sargın, 1945'te DC-3/C-47 uçaklarının Türk Hava Yollarına (THY) teslimatından bu yana Boeing'in Türkiye ile sağlam bir ilişkisi olduğunu kaydetti.
Boeing'in tüm yeni nesil ticari uçaklarının en az bir parçasının Türkiye'de üretildiğine vurgu yapan Sargın, "Bu durum hem Boeing hem de Türkiye için bir gurur kaynağı. Türkiye'deki güncel yıllık satın alma hacmimiz 160 milyon dolar, bu miktarı artırmak konusunda kararlıyız. Ayrıca küresel tedarik zincirine giren Türk tedarikçilerin sayısını, geçtiğimiz yıl başlattığımız Boeing Türkiye Milli Havacılık Planı ile önümüzdeki yıllarda artırmak için de kararlıyız." değerlendirmesinde bulundu.
Ayşem Sargın, Türkiye ile savunma alanında bazı büyük programlar yürüttüklerinin altını çizerek, şunları kaydetti:
"Selex, Türk Havacılık ve Uzay Sanayii, THY, HAVELSAN ve ASELSAN'ın aralarında bulunduğu Türk savunma şirketleri Barış Kartalı programına katkıda bulundular. Barış Kartalı programına ek olarak, Boeing ayrıca NATO Havadan Erken Uyarı ve Kontrol Sistemleri Programı aracılığıyla Savunma Sanayii Başkanlığı'nın Türk teknoloji ve küçük işletme faaliyetlerini artırmaya dönük çabalarını desteklemektedir."
Boeing'in Türkiye'de geniş bir portföye sahip olduğunu ve Türk sanayisiyle ortaklık fırsatlarını değerlendirmeye devam edeceğini belirten Sargın, Türkiye'nin havacılık şirketleri için önemli bir kaynak ülke olduğunu söyledi.
Türkiye'nin ticari havacılık alanında en hızlı büyüyen piyasalardan birisi olduğunu anlatan Sargın, "Türkiye'nin benzersiz konumu, üçüncü havalimanının açılışı ve THY'nin öngörü sahibi rota genişletme politikaları bu duruma katkıda bulunuyor. Türkiye havacılık ve savunma sektöründe küresel bir oyuncu olmak adına yeterli sanayi kapasitesi ve beyin gücünün yanında güçlü bir iradeye sahip bir ülke. Milli Havacılık Planı, Türkiye’nin güçlü yönlerini ve iki tarafın da kazanmasını sağlayacak ortak çalışma alanlarını belirlemeyi hedefliyor." diye konuştu.