Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, yazılı açıklamasında, şubat ayına ilişkin sanayi üretim endeksi verilerini değerlendirdi.
Şubatta takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretim endeksinin, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 9,9, arındırılmamış endeksin de yıllık bazda yüzde 9,9 arttığını bildiren Özlü, mevsim ve takvim etkisinden arındırılmış sanayi üretiminin ise bir önceki aya göre yüzde 0,2 azaldığını kaydetti.
Özlü, Türkiye'nin geçen yıl G20'de en hızlı büyüyen, OECD ülkeleri arasında ise en hızlı büyüyen 2. ülke olduğuna dikkati çekerek, açıklanan sanayi üretimi rakamlarının, Türkiye'nin büyüme ivmesini 2018 yılına da taşıdığını gösterdiğini ve bunun öncülüğünü sanayi sektörünün yaptığını vurguladı.
İhracat pazarlarının toparlanmasının, Türk sanayisinin sahip olduğu potansiyelin açığa çıkmasına yardımcı olduğuna işaret eden Özlü, "Türkiye geçen ay tüm zamanların ihracat rekorunu kırdı, mart ayı, en fazla ihracatın gerçekleştiği ay oldu. Sanayi ürünlerinin ihracat içindeki payı düşünüldüğünde, sanayi üretiminin önemi ve gücü bir kez daha ortaya çıkmaktadır. Türkiye sanayisinde yapısal dönüşümü gerçekleştirmek, üretimi ve katma değeri artırmak amacıyla verdiğimiz teşvikler, yatırım ortamını iyileştirmek için attığımız adımlar ve sanayicimizin finansmana erişimini artırmak üzere başlattığımız uygulamalar, 2018 yılında da sanayimizin hız kesmeden yoluna devam edeceğini göstermektedir." değerlendirmesinde bulundu.
Özlü, 2018'in, yatırımların artacağı ve büyümeye daha fazla katkı vereceği bir yıl olacağının altını çizerek, yatırım malları üretimindeki artışın bu durumu teyit ettiğini belirtti. İç tüketimin, artan güven neticesinde yüksek seyrettiğine ve sanayi büyümesinin güçlü seyrini desteklediğine değinen Özlü, şunları aktardı:
"Sevindirici bir gelişme de ülkemizin artık daha yüksek teknolojili ürünler üretme eğiliminde olmasıdır. Açıklanan şubat ayı rakamlarında en yüksek üretim artışını yüksek teknolojili ürünler gerçekleştirmiştir. Gelinen noktada Türkiye, çevre ülkelerdeki tüm siyasi gelişmelere rağmen emin adımlarla yoluna devam etmekte, dünyanın en hızlı büyüyen ülkelerinden biri olmaktadır. Siyasi olarak ülke içinde kargaşa çıkarmaya çalışanlara gerekli cevap halkımız tarafından verilmiştir. Artık üretime ve ürünlerimizde katma değer artışına odaklandığımız dönemde finansal saldırılarla sanayimize zarar vermek kimsenin becerebileceği bir iş değildir. Çok daha zor badirelerden Türkiye hep güçlenerek çıkmıştır."