Dicle Elektrik Dağıtım AŞ sözcüsü Üstün açıklaması

26.12.2014 Cuma 15:51

Güncelleme : 26.12.2014 Cuma 15:59

Dicle Elektrik Dağıtım AŞ (DEDAŞ) Sözcüsü Gökay Üstün,  "Türkiye'deki abonelerin yaklaşık yüzde 4'ü bizde ama elektriğin yüzde 12'sini  kullanıyoruz. Türkiye ortalamasının bayağı üzerinde, yaklaşık 2,2 katı civarında  bir tüketim eğrisine sahibiz. Abone başına tahsilatta ise çok çok daha  aşağılardayız" dedi.

 

Point Hotel Barbaros'ta düzenlenen basın toplantısında, DEDAŞ'ın  elektrik dağıtım bölgesi olan Diyarbakır, Şanlıurfa, Mardin, Batman, Siirt ve  Şırnak'ta yıl içinde yapılan çalışmalar ve yatırımlarla şirketin 2014 yılı  faaliyetleri hakkında bilgi verildi.

 

Toplantıda konuşan DEDAŞ Sözcüsü Gökay Üstün, Dicle bölgesinin yüz  ölçümü bakımından Türkiye'deki en büyük elektrik dağıtım bölgesi olduğunu ve buna  paralel Türkiye'de en fazla elektriği tüketen bölge olduğunu belirtti.  Türkiye'deki toplam tüketimin yüzde 11,76'sının Dicle bölgesinde gerçekleştiği  bilgisini veren Üstün, "Abone sayımız takriben 1 milyon 400 binlerde.  Türkiye'deki toplam abone sayısının yüzde 3,67'si. Abonelerin yaklaşık yüzde 4'ü  bizde ama elektriğin yüzde 12'sini kullanıyoruz. Burada paralel gitmeyen bir  şeyler hemen göze çarpıyor" diye konuştu.

 

Üstün, Türkiye'de abone başına tüketim yaklaşık 556 kilovat/saat  seviyelerinde olmasına rağmen kendi bölgelerinde bin 234'lere ulaştığına dikkati  çekerek, şöyle devam etti:

 

Tüketici olarak bayağı fazla tüketiyoruz. Bölgemizin yapısını da göz  önünde bulundurunca Türkiye'nin birçok bölgesi sanayileşme konusunda ortalama  olarak bizim bölgemizin üzerinde. Sanayi tesislerinin ve elektriği fazla kullanan  tesislerin olduğu bölgelere rağmen biz Türkiye ortalamasının bayağı üzerinde,  yaklaşık 2,2 katı civarında bir tüketim eğrisine sahibiz. Abone başına tahsilatta  ise çok çok daha aşağılardayız."

  

 

"Bölgemizde kullanılan elektriğin yüzde 40'ı israf ediliyor"

  

 

Üstün, bölgelerindeki bedelsiz kullanım oranının şu anda yüzde 75  seviyelerinde olduğunu belirterek, bunun yüzde 15 olan Türkiye ortalamasının beş  katına çıktığını vurguladı. Dicle bölgesinde, yıllık yaklaşık 20 milyar  kilovat/saat elektrik tüketildiğini anlatan Üstün, sözlerini şöyle sürdürdü:

 

Özellikle bedelini ödemeden kullanılan tüketimin arkasından, normal  olmaması, kolay kolay kabul edilememesi gerekirken ne yazık ki normalleşmiş bir  israf söz konusu. Uluslararası bir danışmanlık firmasına yaptırdığımız çalışma  sonucunda, bu 20 milyar kilovat/saat'in 8 milyar kilovat/saati'inin israf  edilerek, gerekli olmadığı halde tüketilerek harcandığı ortaya çıktı.

 

Bu bölgede kullanılan elektriğin yüzde 40'ı israf ediliyor. Aslında  aynı işi yaparak yalnızca 12 milyar kilovat/saat'le bölgenin ihtiyacı  karşılanabilir. Ama bedeli ödenmediği zaman 8 milyar kiovat/saat'i 'ne de olsa  parası ödenmiyor', 'ne de olsa bedeli yok' diyerek israf edilerek kullanılıyor.  Bunun parasal karşılığı da bizi ilgilendirdiği kadar bir sonraki adımda herkesi  ilgilendiriyor. Yaklaşık 2 milyar 720 milyon lira bölgeden tahsil edilmediği için  faturalara yansıyor."

  

 

"Tüketim ekimden bu yana yüzde 211 arttı"

  

 

Üstün, dağıtım bölgesinde bu yılın ekim ayında 27 bin megavat elektrik  enerjisi kullanılırken, bu gün tüketimin yüzde 211 artarak 57 bin megavata  ulaştığına işaret etti. Bunun, bölgede elektrik enerjisinin kış döneminde  ağırlıklı olarak kayıt dışının da etkisiyle ısınmada kullanılmasından  kaynaklandığını anlatan Üstün, "Yaz döneminde de bu değişimi tarımsal sulama  nedeniyle yaşamaktayız. Ne yazık ki kışın ısınma, yazın ise tarımsal sulama  nedeniyle yaşanan aşırı tüketim dağıtım bölgemizdeki elektrik şebekesinin verimli  kullanılmasını engellemekte, sık sık istenmeyen arızalara neden olmaktadır"  şeklinde konuştu.

 

Üstün, bölgedeki 6 ilde ve bu illere bağlı ilçe ve köylerde geçen yıl  bin 384 trafonun aşırı yüklenme sonucunda yandığını ya da patlayarak kullanılmaz  hale geldiğini aktardı. Geçen yıl kış aylarında bölgede bin 500 trafonun aşırı  yüklenme dolayısıyla patladığını ve kullanılamaz hale geldiğini belirten Üstün,  bu kış mevsiminde de aşırı tüketimin bu şekilde devam etmesi halinde patlayan  trafo sayısının 2 binlere ulaşmasını beklediklerini söyledi.

 

Üstün, yaptıkları bir araştırmayla ısınmak için doğalgaz, sıcak su  için güneş enerjisi kullanan ve kullanmayan aynı donanımlara sahip 3+1 iki  dairenin giderlerini karşılaştırdıklarını dile getirerek, şunları kaydetti:

 

Bunun sonucunda, doğalgaz ve güneş enerjisi kullanan dairenin bir  aylık elektrik kullanım bedeli 422 kilovat ve karşılığı 105 lira olurken,  doğalgaz gideri 300 lira, toplam gideri ise 453 lira oldu. Doğalgaz ve güneş  enerjisi kullanmayan ve ısınmasını elektrik ile gerçekleştiren dairenin ise  elektrik kullanım bedeli 3 bin 758 kilovat ve karşılığı 938 lira oldu. Bu  dairenin doğalgaz gideri 25 lira olurken, dairenin toplam gideri ise bin 11 lira  olarak gerçekleşti."

  

 

"Diyarbakır'da ödenmeyen fatura, tüm Türkiye'deki faturalara  yansıyor"

  

 

Üstün, gazetecilerin sorusu üzerine devir işleminden bu yana yaklaşık  16 ay boyunca DEDAŞ personelinden 2 kişinin vefat ettiği, 1 kişinin de  yaralandığı bilgisini verdi. Bunun dışında bölgede yaşayan vatandaşlardan da  elektrik çarpması ve dolaylı nedenler sebebiyle hayatını kaybedenler bulunduğunu  söyleyen Üstün, kayıp kaçak kullanım bedelinin faturalara nasıl yansıdığı  sorusuna ise şöyle cevap verdi:

 

"Bu genel olarak devletin ilgili kurumlarının aldığı karar neticesinde  işleyen bir sistem. Bütün kaçakların, bedelsiz kullanımın bir havuzda  toplandığını düşünün. Daha sonra da bu bedelsiz kullanım faturasını ödeyen  herkese tüketimi ve fatura bedeli paralelinde dağıtılıyor. Yani Diyarbakır'da  bedelini ödemeyen bir tüketicinin faturası, Diyarbakır'da faturasını ödeyene de  gidiyor, İstanbul'da, Tekirdağ'da faturasını ödeyene de gidiyor."

  

 

"Kedi girmiş ve kedinin yandığı trafo fotoğrafları var elimizde"

  

 

Üstün, bir gazetecinin "kedilerin trafoya girme şansı var mı" sorusu  üzerine ise şu bilgileri de paylaştı:

 

"Kedi girmiş ve kedinin yandığı trafo fotoğrafları var elimizde.  Bölgemizde çok fazla trafo yandığı için bunlara örnek olarak ulaşma şansımız daha  fazla. Ama ne yazık ki, ufak bir çocuğumuzun da elektrik akımına kapılarak  trafoda yandığı fotoğraflar da var elimizde. Bunlar ironik gibi gelse de vakadır.  Hepsi için genelleme yapılamaz ama sonuçta trafo patlaması bir gerçektir. Bunun  bir kısmı trafonun teknik şartlarından kaynaklanır, bir kısmı aşırı yüklemeden,  bir kısmı da vatandaşlarımızın orada yaptığı belirli çalışmalar esnasında akıma  kapılarak olur."

"
En Çok Okunan Haberler

ABD`de çekirdek PCE belli oldu

KKM hesaplarında düşüş sürüyor

`En büyük önceliğimiz fiyat istikrarı`

Microsoft`un gelir ve karı beklentileri aştı

`BoJ üç kez daha faiz artırabilir`

`ABD ekonomisi güçlü`

Japonya Merkez Bankası faizi değiştirmedi

Çin`in altın tüketimi arttı

Merkez Bankası`ndan zorunlu karşılık adımı

Avrupa`da emlak piyasası kötüleşti

Net UYP açığı belli oldu

`Petrolün enflasyon için yarattığı risk sınırlı`

BNP Paribas`ın ilk çeyrek karı düştü

Toyota`nın satışları ilk kez 10 milyonu aştı

Almanya`da ihracatçıların hissiyatı geriledi

UBS`ten paladyum tahmini

IBM`den 6,4 milyar dolarlık satın alma