Güncelleme : 10.04.2015 Cuma 12:39
İran'ın, yaptırımların kaldırılması durumunda, Çin'e petrol ihracatını artırması, Çin'in de bu ülkedeki petrol ve doğalgaz yatırımlarına ağırlık vermesi bekleniyor.
İran ile nükleer müzakerelerde uzlaşmaya varılması ile İran ulusal petrol şirketi yöneticilerinin, Çin devlet enerji kurumlarını ziyaret etmesinin olası sonuçlarını, AA muhabirine değerlendirdi.
ABD'li küresel danışmanlık kurumu Stratfor'un enerji analisti Matthew Bey, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin yaptırımların kaldırılması için büyük çaba harcadığını hatırlatarak, İranlı yöneticilerin Çin'e ziyaretinin de önemli bir gelişme olduğunu kaydetti. Bey, yaptırımların kaldırılması durumunda, İran'ın, dünyanın en büyük ikinci petrol tüketicisi olan Çin'e ihraç ettiği petrol miktarının hızla yükseleceğini ifade etti.
Batılı şirketlerin, yaptırımların kaldırılması durumunda bile güven eksikliğinden dolayı İran'a yatırım yapmakta tereddüt edeceğini dile getiren Bey, Çin'in ise İran'ın petrol ve doğalgaz sektörüne yatırımlarını artırmayı hedeflediğine dikkati çekti. Bey, Çin enerji devleri Sinopec ve CNPC'nin İran'da petrol ve doğalgaz arama ve üretim faaliyetleri için yaptıkları yatırımları artıracağını belirterek, şöyle devam etti:
"Yaptırımların kaldırılması durumunda, Çinli şirketler, İran enerji sektöründe pazar payları için büyük avantaj yakalamış olacaklar. İran da petrol ve doğalgaz yatırımlarını hızlandırmak istiyor. Böylece yaptırımlar kalkar kalkmaz uluslararası enerji piyasasına hızlıca girmek istiyor."
Merkezi ABD'de bulunan düşünce kuruluşu Atlantic Council'in kıdemli uzmanı Robert Manning de Çin'in merkantilist bir enerji güvenlik stratejisi izlediğini dile getirerek, Çinli devlet enerji şirketlerinin İran'a birkaç yıldır yatırımlarını artırmaya çalıştığını anımsattı.
Manning, Çin'in enerji güvenlik stratejisi ile Afrika, Güney Amerika ve dünyanın birçok yerindeki ülkelerde altyapı yatırımları yaptığını, karşılığında ise bu ülkelerin doğal rezervlerinde ve enerji kaynaklarında arama ve üretim faaliyetleri hakkı kazandığını anlattı.
Çinli enerji şirketlerinin, yaptırımların kaldırılması halinde İran'ın petrol ve doğalgaz sektörüne yatırımlarının daha da artıracağını vurgulayan Manning, İran'ın enerji sektörüne yapılan uluslararası yatırımlardan en büyük payı Çin'in almasının olası olduğunu kaydetti.
Geçen yıl, İran'ın petrol üretim seviyesi günlük ortalama 2.8 milyon varile, petrol ihracatı ise günlük ortalama 1 milyon varile gerilerken, İran günlük ortalama 550 bin varil ham petrolü Çin'e satmıştı.
İran'ın, yaptırımların kaldırılması durumunda, Çin'e petrol ihracatını artırması, Çin'in de bu ülkedeki petrol ve doğalgaz yatırımlarına ağırlık vermesi bekleniyor.
İran ile nükleer müzakerelerde uzlaşmaya varılması ile İran ulusal petrol şirketi yöneticilerinin, Çin devlet enerji kurumlarını ziyaret etmesinin olası sonuçlarını, AA muhabirine değerlendirdi.
ABD'li küresel danışmanlık kurumu Stratfor'un enerji analisti Matthew Bey, İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani'nin yaptırımların kaldırılması için büyük çaba harcadığını hatırlatarak, İranlı yöneticilerin Çin'e ziyaretinin de önemli bir gelişme olduğunu kaydetti. Bey, yaptırımların kaldırılması durumunda, İran'ın, dünyanın en büyük ikinci petrol tüketicisi olan Çin'e ihraç ettiği petrol miktarının hızla yükseleceğini ifade etti.
Batılı şirketlerin, yaptırımların kaldırılması durumunda bile güven eksikliğinden dolayı İran'a yatırım yapmakta tereddüt edeceğini dile getiren Bey, Çin'in ise İran'ın petrol ve doğalgaz sektörüne yatırımlarını artırmayı hedeflediğine dikkati çekti. Bey, Çin enerji devleri Sinopec ve CNPC'nin İran'da petrol ve doğalgaz arama ve üretim faaliyetleri için yaptıkları yatırımları artıracağını belirterek, şöyle devam etti:
"Yaptırımların kaldırılması durumunda, Çinli şirketler, İran enerji sektöründe pazar payları için büyük avantaj yakalamış olacaklar. İran da petrol ve doğalgaz yatırımlarını hızlandırmak istiyor. Böylece yaptırımlar kalkar kalkmaz uluslararası enerji piyasasına hızlıca girmek istiyor."
Merkezi ABD'de bulunan düşünce kuruluşu Atlantic Council'in kıdemli uzmanı Robert Manning de Çin'in merkantilist bir enerji güvenlik stratejisi izlediğini dile getirerek, Çinli devlet enerji şirketlerinin İran'a birkaç yıldır yatırımlarını artırmaya çalıştığını anımsattı.
Manning, Çin'in enerji güvenlik stratejisi ile Afrika, Güney Amerika ve dünyanın birçok yerindeki ülkelerde altyapı yatırımları yaptığını, karşılığında ise bu ülkelerin doğal rezervlerinde ve enerji kaynaklarında arama ve üretim faaliyetleri hakkı kazandığını anlattı.
Çinli enerji şirketlerinin, yaptırımların kaldırılması halinde İran'ın petrol ve doğalgaz sektörüne yatırımlarının daha da artıracağını vurgulayan Manning, İran'ın enerji sektörüne yapılan uluslararası yatırımlardan en büyük payı Çin'in almasının olası olduğunu kaydetti.
Geçen yıl, İran'ın petrol üretim seviyesi günlük ortalama 2.8 milyon varile, petrol ihracatı ise günlük ortalama 1 milyon varile gerilerken, İran günlük ortalama 550 bin varil ham petrolü Çin'e satmıştı.