İran`ın petrol ihracatı düşüyor, parası çakılıyor

ABD`nin İran`dan petrol ihraç eden 8 ülkeye geçici petrol ithalatı muafiyeti tanımasına ve Tahran yönetiminin yaptırımları aşmak için geliştirmeye çalıştığı alternatif yöntemlere rağmen, İran`ın dış gelirlerinin önemli bir bölümünü oluşturan petrol ihracatı düşüyor. Yaptırımlar öncesi günlük 2,4 milyon varil civarlarında petrol ihracatı gerçekleştiren İran`ın, yaptırımlar sonrası satışları 1 milyon varilin altına kadar geriledi. Ülkenin para birimi ise geçen yıl yabancı paralar karşısında serbest piyasada yüzde 200`ün üzerinde değer kaybetti.

16.01.2019 Cuma 11:17

Güncelleme : 17.01.2019 Cuma 10:37

Tek taraflı olarak İran'la nükleer anlaşmadan ayrıldığını açıklayan ABD’nin İran'ın deniz taşımacılığı, finans ve enerji alanlarını hedef alan ikinci  dalga yaptırımları, Kasım 2018'de uygulanmaya başlandı. Bu tarihten itibaren İran  Ulusal Petrol Şirketi, İran Petrol Ticaret Şirketi ve Ulusal Tanker Şirketi'ne  uluslararası kısıtlamalar getirilirken, ekonomisi büyük ölçüde petrole dayalı  İran'ın petrol ve ürünlerinin ihracatına yaptırımlar uygulandı.

Yaptırımlar öncesi yaklaşık günlük 2,4 milyon varil petrol ihracatı  gerçekleştiren İran'ın, yaptırımlar sonrası satışları 1 milyon varilin altına  kadar geriledi.

Devreye giren yaptırımlar sonrası ülke ekonomisi üzerindeki baskılar  yoğunlaşırken, ABD uluslararası kamuoyunu da şaşırtan bir hamleyle içlerinde Çin  ve Türkiye'nin de bulunduğu İran'dan petrol ithal eden 8 ülkeye 180 günlük petrol  ithalatı muafiyeti tanıdı. Yaptırımları ihlal etmeleri halinde uluslararası  finans sisteminden dışlanıp beraberinde ABD'deki faaliyetlerine ceza ve kısıtlama  getirilmesinden çekinen ülke ve firmalar, İran'dan petrol alımlarını azaltma  yoluna gitti.

Tahran sadece devlet şirketlere satılabilen petrolün özel şirketlere  de satılmasının önünü açarak yaptırımları etkisizleştirmeyi de denedi. Özel  şirketler düzenlemelerin ardından doğrudan petrol ihraç edebilme hakkına kavuştu.  Daha önce sadece ihracat şartıyla İran içindeki özel rafinerilere satış  gerçekleştirilebiliyordu. Ayrıca yaptırımları aşabilmek amaçlı olarak petrol  ticaretinin dolar yerine ulusal para birimleriyle gerçekleştirilmesi denemeleri  de yabancı ithalatçıların alımlarını azaltmasının ya da durdurmasının önüne  geçemedi.

Petrol ithalat muafiyeti tanınan Çin, Hindistan, Güney Kore, Japonya, Türkiye, Tayvan, İtalya ve Yunanistan gibi devletler piyasa fiyatlarının altında  satılan İran petrolü alımlarını azaltırken, özel ihracatçılar için  gerçekleştirilen borsa satışları da İran'ın hedeflerinin altında gerçekleşiyor.

İran'ın kapalı yapısı nedeniyle net petrol ihracatında resmi rakamlara  ulaşılamasa da Tahran'ın dış gelirlerinin büyük bir bölümünü oluşturan ihracatın  azalmış olması ülkenin ekonomisiyle birlikte, özellikle Yemen, Suriye ve Irak'ta  sürdürdüğü politik ve askeri operasyonları da zora sokuyor.

YAPTIRIMLAR İRAN EKONOMİSİNİ ZAYIFLATIYOR

Yaptırımlar öncesinde ekonomik zorlukların halkta uyandıracağı etkiyi  azaltmak için İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani dahil yöneticiler, yaptırımların  ülke ekonomisinde yavaşlamaya neden olabileceği uyarılarında bulunmuş, Petrol  Bakanı Bijen Namdar Zengene ise petrol satışlarının devam edeceği beklentisini  dile getirmişti.

Tüm açıklamalara rağmen geçen yıl yaptırımların etkileri ülke  ekonomisinde hissedilmeye başlanmış, Beyaz Saray'ın Tahran yönetimini dize  getireceği yönündeki açıklamaları da ülke ekonomisine ilişkin 2019  beklentilerinin olumsuz yönde gelişmesine neden olmuştu.

AA muhabirinin Uluslararası Para Fonu (IMF) verilerinden derlediği  bilgilere göre, İran'ın ekonomik büyüklüğünün 2018'de 430,1 milyar dolar  seviyesinde olacağı öngörülüyor.

Nükleer anlaşmanın imzalandığı 2015'te yüzde 1,6 daralan İran  ekonomisi, 2016'da yakaladığı yüzde 12,5'lik büyüme performansının ardından  2017'de yüzde 3,7 büyüdü. Ülke ekonomisinin 2018'de ise yüzde 1,5 daralacağı  tahmin ediliyor.

İran'ın 2015'te yüzde 11,9 olan enflasyon oranı, 2016'da yüzde 9,1,  2017'de yüzde 9,6 olurken, geçen yıl için bu oranın yüzde 29,6 seviyesinde  gerçekleşmesi öngörülüyor.

ABD ile dış politikada yaşanan gerginlikler İran riyalinin de dolar  karşısında değer kaybetmesine yol açtı. İran Merkez Bankası verilerine göre,  geçen yıl başında dolar karşısında 36 bin seviyelerinde işlem gören İran riyali,  değer kaybının devam etmesini önlemek amacıyla Nisan 2018'den itibaren 42 bin  riyale resmi karşılık olarak sabitlendi.

PARA BİRİMİNDE YÜZDE 200'Ü AŞKIN DEĞER KAYBI

İran Araştırmaları Merkezi (İRAM) Ekonomi Koordinatörü Prof. Dr. Murat  Aslan, AA muhabirine yaptığı açıklamada, ABD yaptırımlarının devreye girmesiyle  ilgili takvimin ilk aşamasının 8 Ağustos, ikinci aşamasının ise 5 Kasım 2018'de  başlamasına rağmen birçok yabancı firmanın İran pazarından çekilmesinin geçen yıl  yaz aylarında gerçekleştiğini söyledi.

İran para biriminin geçen yıl yabancı paralar karşısında serbest  piyasada yüzde 200'ün üzerinde değer kaybettiğini kaydeden Aslan, bu durumun  başta enflasyon olmak üzere faiz, işsizlik, yatırım, ekonomik büyüme gibi birçok  ekonomik değişkeni olumsuz yönde etkilediğini dile getirdi.

Aslan, ülkenin ham petrol ihracatının 2018'in ilk aylarında günlük 2,4  milyon varil düzeyinde gerçekleşirken bu oranın yıl sonunda yarı seviyeye  indiğinin gözlemlendiğine dikkati çekerek, "Türkiye'nin de aralarında bulunduğu 8  ülkeye kısmı muafiyet sağlamasına rağmen ABD yönetiminin bu ülkelerin İran'dan  aldığı ham petrol miktarının Mayıs 2019'da daha da azaltılmasını isteyeceği dile  getirilmektedir." dedi.

PETROL GELİRLERİNDE DÜŞÜŞ BEKLENTİSİ

İran devlet gelirlerinin yüzde 70'e yakınının petrol ihracatından  sağlandığını belirten Aslan, şöyle devam etti:

"Ülkede petrol gelirlerinin 2017'de 50-55 milyar dolar seviyesinden,  2018'de 30-35 milyar dolar ve 2019'da bunun çok daha altına, 20 milyar dolar  seviyelerine ineceği tahmin edilmektedir. İran devleti petrol satışını sürdürmek  için petrol borsası kurma, petrolü kendi gemileriyle taşıma, sigorta  masraflarının karşılanması ve petrol fiyatında ciddi iskonto gibi birtakım  girişimlerde bulunsa da bu adımların asıl amacı petrol ihracatını 1 milyon varil  olarak kabul edilen kritik eşiğin altına düşmesini engellemektir."

Aslan, yaptırımların sınırladığı tek alanın petrol ticareti olmadığını  vurgulayarak, üçüncü ülkelerdeki mukim şirketlerin İran'a mal satma konusunda  çekingen davrandığını, ticareti devam ettiren firmaların ise ticaretten doğan  paranın İran dışına transferinde ciddi sorunlar yaşadığını aktardı.

"DOLAR ETKİLİ BİR ENSTRÜMAN"

Küresel finans sistemi ve uluslararası para transfer mekanizmalarının  ABD'nin kontrolünde olmasının İran ile ticaretin sürdürülmesini ciddi anlamda  zorlaştırdığını anlatan Aslan, "Bu sorunu kısmen de olsa azaltmak amacıyla AB  tarafından ortaya atılan Özel Ödeme Aracı (Special Purpose Vehicle) mekanizması  somut anlamda halen faaliyete geçirilmemiştir. Bu bağlamda ABD yaptırımlarının  etkinliğinde para transferi sorunu en az petrol ihracatının sınırlandırılması  kadar etkili bir enstrümandır." diye konuştu.

Aslan, gerek reel satın alım gücündeki azalma gerekse bazı malların  temini konusunda zorluk yaşayan İran halkının yaptırımların etkisini günlük  hayatlarında giderek daha da derinden hissettiğini ifade etti.



"
En Çok Okunan Haberler

Euro Bölgesi ekonomisi ilk çeyrekte büyüdü

Borsa İstanbul`dan rekor üstüne rekor

Dış ticaret istatistikleri açıklandı

Almanya beklentilerin üzerinde büyüdü

Hizmet Üretici Fiyat Endeksi belli oldu

`Jeopolitik durum enflasyonda risk oluşturuyor`

HSBC CEO`su görevi bırakacak

Musk daha fazla Tesla personelini işten çıkarabilir

Volkswagen`in satışları düştü

`Faiz indiriminden sonra dikkatli olunmalı`

Samsung faaliyet karını 10 kat artırdı

ABD`de haftalık çelik üretimi azaldı

Goldman Sachs`tan ABD istihdamı tahmini

BMW, Çin`deki fabrikasına yatırım yapacak

Aramco, Çinli şirketle ortaklığı değerlendiriyor

Altın fiyatları ne kadar oldu?

Dolar ve euroda son durum ne?