Güncelleme : 28.04.2015 Cuma 15:32
Mücevher İhracatçıları Birliği (MİB) Yönetim Kurulu ve üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen MİB'in Yıllık Olağan Genel Kurulu'nda, birliğin 2014 yılı mali tablosu ibra edilirken, ihracattaki son gelişmeler ve mücevher ihracatının geldiği nokta ele alındı.
MİB Başkanı Ayhan Güner, "Mücevher ihracatının son 2-3 ayda hız kesmesini bekliyorduk. İhracatımızı yeni pazarlar bularak ve mevcut pazarları geliştirerek arttıracağız" dedi.
MİB Yönetim Kurulu ve üyelerinin katılımıyla gerçekleştirilen MİB'in Yıllık Olağan Genel Kurulu'nda, birliğin 2014 yılı mali tablosu ibra edilirken, ihracattaki son gelişmeler ve mücevher ihracatının geldiği nokta ele alındı.
Güner, tüm mücevher ihracatçılarına geçtiğimiz dönemde verdikleri mücadele için teşekkür ederek, sektör ihracatının son 2-3 ayda hız kesmesini zaten beklediklerini, ihracatı yeni pazarlar bularak ve mevcut pazarları geliştirerek arttıracaklarını anlattı.
Güner, şunları kaydetti:
"Geçtiğimiz dönemde hem içeride hem de dışarıda pek çok farklı gelişmeyi birlikte yaşadık. Bir yandan sektörümüzün ihracat ve üretim kapasitesini olumlu etkileyecek bir vergi düzenlemesi çıktı ancak öte yandan da iç tüketimi kısmak için alınan önlemler bizleri kendi pazarımızda zor duruma soktu. Sürekli yeni pazarlar kazanmayı, mevcut pazarlarda payımızı arttırmayı hedeflerken etrafımızda yaşanan olumsuz gelişmeler bizleri etkiledi. Buna rağmen önemli gelişmeler kaydettik. İhracatçılarımız, MİB uzmanlarımız ülke ülke gezdi.
O ülkelerdeki önemli alıcıları tespit edip ülkemize davet ettiler ve sonuçta en ciddi alım heyetinin katıldığı fuara imza atarak bir rekor kırdık. 700'den fazla odada bin 100 alıcıyı ağırladık. Şimdi sıra geldi bunun meyvelerini toplamaya. Bu şekilde çalışmaya devam edeceğiz."
Türkiye'nin geleneksel dış ticaret yaklaşımının bugüne kadar başarıyla yönetildiğinin, daha iyi bir ticaret potansiyeline kavuşmak için daha yenilikçi ve farklı adımlar atılması gerektiğinin altını çizen Ayhan Güner, birlik olarak World Diamond Magazine adlı İngilizce bir dergiyi World Diamond Mark adlı kar amacı gütmeyen bir vakıfla birlikte çıkarttıklarını anlattı.
Güner, "Amacımız sadece Türkiye'yi anlatmak değil. İşimizin dünya çapındaki literatürüne katkı sağlayabilmek. Bu anlamda itibarlı bir içeriği üreterek bu içerikte Türkiye'ye ilişkin yüksek nitelikli bilgilere de yer vermek. Yoksa sadece Türkiye'yi anlatan bir broşür yayınlasaydık bunun bir anlamı olmayacaktı. Bu yaklaşımın yaygınlaşması ülkemiz ihracatçılarının da önünü açacaktır" dedi.
Güner, gerçekleştirilen çalışmaların sadece MİB bütçesiyle yaşama geçirilmesinin olanaksız olduğunu belirterek hükümete ve katkısı, emeği geçen tüm siyasetçi ve bürokratlara teşekkür etti.
KAPALIÇARŞI RESTORASYONU
Kuyumculuk sektörünün kalbinin Kapalıçarşı'da attığını belirten Güner, konuyla ilgili olarak kamuoyunda yaşanan tartışmalara da değindi.
Eksik bilgilerle proje yapmanın da projeye karşı çıkmanın da doğru olmadığını ifade eden Güner, devamla şunları kaydetti:
Kapalıçarşı'daki uygulamanın insanlara iyi anlatılması gerektiğini düşünüyorum. Dünyanın en eski alışveriş merkezi olan Kapalıçarşı'nın acil bir bakım ve restorasyon görmesi hepimizin menfaatinedir. Ancak bu yapılırken Kapalıçarşı'ya ruhunu veren geleneksel esnaf ve ticaret korunmalı, çarşının dokusunu bozan ticaret ve anlayışa karşı da önlem
alınmalıdır."