Ekonomiden sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, petrol zengini Müslüman ülkelere bir çağrısının olduğunu belirterek, "Paralarını çok düşük oranla Batı'ya park ediyorlar. Reel varlıklar, Türkiye'ye gibi, Endonezya gibi ülkelerde çok ciddi, uzun vadeli gelecek vadediyor." dedi.
Şimşek, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu (BTK) başkanlığında gerçekleştirilen "İslam Kalkınma Bankası Katılım Platformu ve Dönüşüm Fonu Tanıtım Toplantısı"nda Türkiye ekonomisine ilişkin sunum yaptı.
Şimşek, dünyada aslında kaynağın bol olduğunu ve bu yıl dünyadaki tasarruf miktarının 22 trilyon doları bulacağını vurgulayarak, Türkiye'nin uygun ortamı sağlamasıyla paranın ülkeye geleceğini söyledi. Türkiye'nin başına gelen felaketlere rağmen makul düzeyde kaynak çektiğine işaret eden Şimşek, ülkenin önümüzdeki dönemde hızlı şekilde reform yapmasıyla bugün çektiği kaynağın 2-3 katını çekebileceğini bildirdi.
Türkiye'nin, pek çok alanda Avrupa'nın ilk 3 sırasını hedeflediğini belirten Şimşek, "Kişi başı milli gelirde, milli gelir büyüklüğünde ve diğer alanlarda ilk üçü hedefliyoruz, iddialıyız, oraya da eninde sonunda ulaşacağız." diye konuştu.
"ŞEFFAFLIK ÇABALARIMIZI ARTIRACAĞIZ"
Türkiye'nin coğrafyasının sıkıntılı bir mahalle olarak algılanmasına rağmen büyük fırsatlar içerdiğine dikkati çeken Şimşek, şu görüşlere yer verdi:
"Önümüzdeki dönemde fırsatlara odaklanacağız. Bölgemizde 1,2 milyar insan ve 24 trilyon dolarlık gayrisafi yurt içi hasıla var. Bunu Türkiye'nin avantajına nasıl dönüştürebiliriz? Türkiye, Suriye'de, Irak, Yemen, Libya, Ortadoğu, Kuzey Afrika ve Balkanlarda huzur, barış ve istikrar istiyor. Niye? Çünkü
bizim menfaatimize. Buralarda huzur, istikrar olursa, biz oralarla daha çok iş yaparız. Türkiye enerjide de çok önemli bir merkez ve önemli bir kullanıcı. Dolayısıyla bu da Türkiye'ye büyük avantaj sağlıyor. Önümüzdeki dönemde bu avantajı kendi lehimize dönüştürmek için petrokimya gibi alanlarda bölgesel ekosistem kurup Türkiye'nin cari açığını nasıl azaltırız, onu da hızlı şekilde hayata geçireceğiz. Şeffaflık noktasında da Avrupa'nın bazı ülkeleriyle benzer, bazı ülkelerin gerisinde, bazısının ilerisindeyiz. Şeffaflık ve hesap verilebilirlik konusunu önemsiyoruz. Bu konuda da önümüzdeki dönemde çabalarımızı artıracağız."
"PARANIZI TÜRKİYE'YE PARK EDİN"
Şimşek, Türkiye'nin, Avrupa Birliğinin yanı sıra, Afrika, Balkanlar, Ortadoğu ve Orta Asya ile ilişkilerini daha da geliştirileceğini vurgulayarak, "Önümüzdeki dönemde en çok Afrika ve Asya'ya yoğunlaşacağız. Çünkü oralarda ciddi bir yükseliş var. Önümüzdeki 100 yılda da öyle olacak. Pazar olarak da iş birliği anlamında da gelişmekte olan ülkelere yoğunlaşacağız." ifadesini kullandı.
Petrol zengini Müslüman ülkelere de çağrıda bulanan Şimşek, "Paralarını çok düşük oranla Batı'ya park ediyorlar. Reel varlıklar, Türkiye'ye gibi, Endonezya gibi ülkelerde çok ciddi, uzun vadeli gelecek vadediyor. Bu şirketlerle ortaklıklarla dünya pazarlarına açılma, dünya pazarlarından pay alma fırsatı söz konusu." dedi.
Şimşek, Türkiye ekonomisinin büyüklüğünün 2050'de 5 trilyon doların üzerine taşınmış olacağına işaret ederek, şunları kaydetti:
"Bizim, beşeri sermaye, altyapı ama en önemlisi Ar-Ge, inovasyon ekosistemini daha da güçlendirmemiz lazım. Bu konuda kat edeceğimiz çok mesafe var. Türk özel sektörünün daha çok Ar-Ge yapmasını ve teşviklerimizden yararlanmasını bekliyoruz. Çok güçlü desteğe devam edeceğiz."