Güncelleme : 03.12.2015 Cuma 11:33
Merkezi Paris'te bulunan düşünce kuruluşu Arap Reformu Girişimi uzmanı Lina Khatib, Rusya'nın yaptığı suçlamanın "kalem savaşı" olduğunu söyledi.
Khatib, DAEŞ'ten petrol aldığı kanıtlanan tek devletin Suriye rejimi olduğunu vurgulayarak, "Kimse DAEŞ'in ürettiği petrolün Suriye dışına çıktığını ve kara borsada satıldığını inkar etmiyor, ama bu Türkiye'nin bu petrolü aldığını göstermez. Rusya'nın dostu Esed rejimi DAEŞ'in en önemli müşterisi konumunda bulunuyor" ifadesini kullandı.
DAEŞ petrolünün satışına dahil olduğu bilinen Rus komisyoncuların varlığının da bilindiğine dikkati çeken Khatib, "Bu kalem savaşının, dahil olan herkes için utanca dönüşmeden zaman içerisinde sona ereceğini düşünüyorum" dedi.
Merkezi İngiltere'de bulunan Orta Doğu Enstitüsü Enerji Uzmanı Nasır Tamimi, "Petrol kaçakçılığı birçok ülke tarafından yapılıyor, ancak Türk hükümetinin konuyla uzaktan yakından ilgisi yok" diye konuştu.
Tamimi, Moskova'nın iddialarını kanıtlayacak delilleri sunmadığını ve bunun da Rusya'nın iddialarının siyasi odaklı olduğunu gösterdiğini de ifade etti.
"KAÇAKÇILIĞI TESPİT ETMEK ZOR"
Orta Asya Kafkasya Enstitüsü Uzmanı Gareth Jenkins, Türkiye'nin sınır geçiş noktalarının çok büyük bir kısmının kapalı olduğunu ve petrol kaçakçılığı ile satış için kullanılan tır gibi araçların işinin zor olduğunu vurguladı.
Jenkins, Türkiye'de kolluk kuvvetlerinden alınan bilgilere göre, petrolün variller içerisinde kaçırıldığını bunların bir kısmının nehirler üzerinden yüzdürüldüğünü, bir kısmının ise geçici boru hatlarıyla taşınabildiğini belirterek, "Bu ucuz boru hatlarını tespit etmek gerçekten zor. Jandarmalar bu boru hatlarını buluyor ancak daha sonra o boru hattını terk eden kaçakçı gidip bir başkasını inşa ediyor" dedi.
DAEŞ'in ne kadar petrol kaçırdığını tahmin etmenin oldukça zor olduğunu belirten Jenkins, şunları kaydetti:
"Petrol başka bir ülkeye gitmeden önce birden fazla komisyoncu devreye giriyor. Bunların sayısı çok fazla olabiliyor, bu nedenle alan kişiler de zaten bunun Suriye'nin belli bir noktasında mı yoksa DAEŞ tarafından kontrol edilen bir bölgede mi üretildiğini bilemiyor."