Güncelleme : 29.04.2016 Cuma 17:47
Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu, "Sigorta acentesinin güçlü olması, kaliteli ve iyi hizmet sunması hem sigorta şirketi için, hem de tüketici için kazanç demektir. Türkiye’deki sigortalılık oranını arttırmak istiyorsak, acentelere gözümüz gibi bakmamız gerekiyor.” dedi.
Hisarcıklıoğlu, "Sigorta Acenteleri Dünya Uygulamaları Araştırma ve 2023 Vizyonu Belirleme Raporu” lansman toplantısındaki konuşmasında, “Ekonominin çarkının dönmesini sağlayan aslında sigortacılık sektörüdür. Bu sektörü ne kadar büyütebilirsek, ne kadar sağlıklı hale getirirsek ekonomiye katkısı, hepimizde katkısı çok büyük olur. Burada özellikle acentenin çok önemli bir rolü var. Acentenin güçlü olması, kaliteli ve iyi hizmet sunması hem sigorta şirketi için, hem de tüketici için kazanç demektir. Türkiye’deki sigortalılık oranını arttırmak istiyorsak, acentelere gözümüz gibi bakmamız gerekiyor.” diye konuştu.
Sigortacılık sektörü ve sigorta acenteliği mesleğinin yol haritasını çizmek için hazırlanan raporu tamamladıkladıklarını bildiren Hisarcıklıoğlu, "Türkiye’de bugüne kadar bu amaçla yapılmış en kapsamlı çalışma. Bu çalışma sadece sigortacılık sektörü için değil, Türk özel sektörünün tamamı için çok önemli.
Modern dünyada ekonomik büyümenin, ticareti artırmanın temel unsurlarından biri sigorta sistemidir. Yani ekonomiyi büyütmek istiyorsanız güçlü bir sigortacılık sisteminizin olması lazım. Çünkü ekonomi ve ticaret risk demektir. Risk olmadan kazanç olmaz. Ekonomiler büyüdükçe, rakamlar büyüdükçe risk alma isteği azalır.” değerlendirmesinde bulundu.
"SİGORTACILIK SEKTÖRÜ MAKİNENİN YAĞIDIR"
Sigortacılık sisteminin riske ortak olduğunu ve iş yapmanın önünü açtığını vurgulayan Hisarcıklıoğlu, konuşmasını şöyle sürdürdü:
“Sigortacılık, sizi iş yapmak için teşvik eder. Sigortacılık sektörü makinenin yağıdır. O yağ olmazsa makine bir hafta çalışır, bir ay çalışır ondan sonra kırılır. Yani ekonominin çarkının dönmesini sağlayan aslında sigortacılık sektörüdür. Bu sektörü ne kadar büyütebilirsek, ne kadar sağlıklı hale getirirsek ekonomiye katkısı, hepimize katkısı çok büyük olur. Burada özellikle acentenin çok önemli bir rolü var. Acentenin güçlü olması, kaliteli ve iyi hizmet sunması hem sigorta şirketi için, hem de tüketici için kazanç demektir. Türkiye’deki sigortalılık oranını arttırmak istiyorsak, acentelere gözümüz gibi bakmamız gerekiyor.”
Hisarcıklıoğlu, rapora ilişkin olarak, "Bu raporda 3 temel özellik var. Bizdeki acenteliğin mevcut durumu, güçlü ve zayıf yönleri. Dünyada bu işi iyi yapan ülkelerin sistemleriyle karşılaştırma ve gelecekte sektörün gideceği yöne göre yol haritası çizme. Rapordaki tespitlere bakarsanız, aslında sektörün iğneyi kendine batırdığını görürsünüz.” ifadelerini kullandı.
Rapordan rakamsal veriler de paylaşan Hisarcıklıoğlu, şunları kaydetti:
"Sigorta primi içinde acentelerin payı 2006 yılında yüzde 70 iken, şimdi yüzde 66’ya gerilemiş. En hızlı büyüyen işlerden biri hayat sigortası. Orada da acentelerin payı yüzde 33'den yüzde 7'lere gerilemiş. Yani biz acenteler olarak trafik ve kasko sigortasına sıkışıp kaldık. Bu yetmezmiş gibi trafik sigortalarında da acentelerin komisyonu yüzde 1’e kadar düşürüldü. Öldük, arkamızdan fatiha okuyan yok.”
Hisarcıklıoğlu, dijitalleşmenin önemine de değinerek, "Dünyada müthiş bir dijitalleşme yaşanıyor. Bu her sektörü etkiliyor. İşlerimiz ve hayatlarımız dijitalleşirken, sigorta sektörünün değişmemesi, dönüşmemesi düşünülemez. Bakın Google’ın 48 şoförsüz arabası yollarda 3 milyon km yapmış. Bu araçlar şimdiye kadar 11 kazaya karışmış. Kazaların tümünde insanların kullandıkları araçlar kusurlu bulunmuş. Bu araçların yaygın olarak kullanılmaya başlandığını bir düşünsenize. Sigortaya ihtiyaç kalacak mı. Kalacaksa şoförün yerine geçen bilgisayar yazılımını üreten mi sigortalanacak. Bunun için nasıl bir düzenleme yapmak gerekecek.” ifadelerini kullandı.
"HEDEFİMİZ GELİŞMİŞ ÜLKELERİ YAKALAMAK"
Türkiye'nin sigortacılık sektöründe henüz çok büyük olmadığına dikkati çeken Hisarcıklıoğlu, "Kişi başına düşen prim üretiminde gelişmiş ülkelerin 20’de 1’i büyüklüğündeyiz. Hedefimiz gelişmiş ülkeleri yakalamak. Yani bu sektörün önünde müthiş bir büyüme alanı var. Hükümetimiz de biliyorsunuz sigortacılık sektörünün büyümesini ciddi oranda destekliyor. Bazı alanlarda devlet teşvikleri bile çıkarıldı. Bu çalışmalar meyvesini de vermeye başladı.” dedi.
Hisarcıklıoğlu, konuşmasını şöyle sonlandırdı:
"Türkiye’de sigorta müşterilerinin yüzde 16’sı önümüzdeki dönemde yeni poliçe satın almayı düşünüyor. Satın almayı düşündükleri ilk poliçe de sağlık sigortası ve bireysel emeklilik sigortası. Bu bilgilere sahip olmak, acenteler açısından önümüzdeki süreçte yol haritamızı çizmek için, hangi alanlarda güçlenmemiz gerektiğini bilmek için de müthiş fırsat sunuyor. O yüzden ben bu raporu sigortacılık sektörü açısından çok önemsiyorum. Bu bilgileri mutlaka somut adımlara dönüştürüyor olmamız lazım. Sigortalılık oranının artmasını sağlayacak temel aktör olan acenteleri güçlendirmemiz lazım. Ben bu vizyonu İcra Komitemizde görüyorum. Sektörün temsilcilerinde görüyorum. Hazine Müsteşarlığımızda da görüyorum. Bu vizyon ve ortak akılla, biz sigorta acenteliği sektörüne çağ atlatırız diye düşünüyorum.
Açık söylüyorum sigortacılığın geleceği parlak. İnşallah önümüzdeki dönemde bunları hep birlikte yapacak, sigorta acenteliği mesleğinin gelişmesi için birlikte yürümeye devam edeceğiz. Trafik sigortasına ilişkin yeni düzenleme geçtiğimiz Salı günü yürürlüğe girdi. Meclisimiz, bürokratlarımız üzerine düşen görevi yaptı ve istenilen düzenlemeleri kısa sürede yasalaştırdı. Şimdi, görev sigorta şirketlerinde. Sizlerden acente komisyonlarını eski seviyelere yükseltmenizi bekliyoruz."