Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) verilerine göre, hazır giyim ve konfeksiyon sektörü ihracatı martta 1 milyar 683 milyon 513 bin dolarla 2014'ün temmuz ayından bu yana en yüksek seviyede gerçekleşti. Sektörün ihracatı, Temmuz 2014'te 1 milyar 720 milyon 102 bin
dolar olmuştu.
Bu yılın ocak ve şubat aylarında sırasıyla 1 milyar 429 bin 165 bin dolar ve 1 milyar 407 milyon 539 bin dolarlık ihracat yapan hazır giyim ve konfeksiyon sektörünün, ilk çeyrekteki toplam dış satımı ise 4 milyar 520 milyon 217 bin dolar seviyesine ulaştı. Sektörün ilk çeyrekteki ihracatı geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 11,4'lük artış kaydetti.
EN BÜYÜK PAZAR ALMANYA
Hazır giyim ve konfeksiyon sektörü mart ayında en çok Almanya'ya ihracat yaptı. Sektör, martta ihracatının 296,4 milyon dolarlık kısmını Almanya'ya gerçekleştirirken, söz konusu ülkeyi 223,5 milyon dolarla İspanya, 177,4 milyon dolarla da Birleşik Krallık izledi. İlk çeyrekte hazır giyim ve konfeksiyon ihracatının miktar bazında en fazla arttığı ülke 123,7 milyon dolarla İspanya olarak kayıtlara geçti. Bu dönemde Ukrayna'ya ihracat ise 21,9 milyon dolar azaldı. Ukrayna bu miktarla, ilk çeyrekte sektörün ihracatının en fazla azaldığı ülke oldu.
Sektörün ilk çeyrekte 185 noktaya ihracat gerçekleştirmesi de diğer öne çıkan bir unsur oldu.
Konuya ilişkin değerlendirmelerde bulunan İstanbul Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği (İHKİB) Başkanı Mustafa Gültepe, bu yıl 19 milyar dolar çıtasını aşarak yıllık ihracatta rekor kırılacağını öngördüklerini bildirdi.
HAZIR GİYİM İHRACATINDA DEĞER ARTIYOR
Türkiye Moda ve Hazır Giyim Federasyonu (MHGF) Başkanı Hüseyin Öztürk de, hazır giyim ihracatını artırmaya devam eden Türkiye'nin, artık tasarım ve markaya dayalı olarak daha pahalı ürün satar hale geldiğine işaret etti.
Öztürk, tüm bunların sonucu olarak ihraç edilen ürünlerden elde edilen gelirin hızla arttığını dile getirdi.
Üniversite sanayi iş birliğinin artmasıyla ihracata daha da değer katacaklarına işaret eden Öztürk, Türkiye'ye ihracat kültürünü getiren tekstilin otomotivden sonra en fazla döviz getiren sektör olduğunu anımsattı.
"Önümüzdeki süreçte bu başarımız periyodik olarak devam edecek. Çünkü Türkiye'nin makine parkuru, alt yapısı ve insan kaynağı, son dönemlerde de inovasyona yönelik tasarım odaklı çalışması çok önemli" diyen Öztürk, "Dünya geneline baktığımızda 7. büyük tedarikçi olmamıza rağmen hala Avrupa'nın bir tık altındayız. Pazar standartlarına baktığımızda bunu da örgütlü çalışmayla, birlikte hareket etme kültürüyle aşabileceğimizi düşünmekteyim" ifadelerini kullandı.