`Türk Akımı`nda kapasite azalışı önceden düşünülmüş`

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Ekonomi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl, Türk Akımı projesinin planlanan dört boru hattı yerine Rusya tarafından iki boru hattına düşürülmesinin önceden düşünülerek planladığını savundu.

08.10.2015 Cuma 11:35

Güncelleme : 08.10.2015 Cuma 14:58

Siyaset, Ekonomi ve Toplum Araştırmaları Vakfı (SETA) Ekonomi Uzmanı Prof. Dr. Erdal Tanas Karagöl, Türk Akımı projesinin planlanan dört boru hattı yerine Rusya tarafından iki boru hattına düşürülmesinin önceden düşünülerek planladığını savundu.


Karagöl, AA muhabirine yaptığı açıklamada, son dönemde Rusya'nın Suriye'de gerçekleştirdiği operasyonlar ve Türk Akımı ile ilgili gelişmeleri değerlendirdi.


Rus gazını Türkiye üzerinden Avrupa'ya taşıyacak ve dört boru hattından oluşacak Türk Akımı projesinde, Rus enerji devi Gazprom'un boru hattı sayısını ikiye indirdiğini ve projenin kapasitesini 63 milyar metreküpten 32 milyar metreküpe düşürdüğünü hatırlatan Karagöl, "Türk Akımı'nda Rus tarafının böyle bir tasarrufta bulunması Rusya'nın eylülde Avrupa ülkeleriyle imzaladığı Kuzey Akım-2 projesinin kapasitesini arttırmaya yönelik anlaşmanın etkili olduğunu düşünüyorum. Rus doğalgazını Baltık Denizi üzerinden Avrupa'ya taşıyan hattın kapasitesinin arttırılacak olması, Rusya'nın Türkiye'deki siyasi belirsizlikten çok zaten Türk Akımı hakkında böyle bir tasarrufta bulunmayı önceden düşündüğünü ve planladığını gösteriyor" değerlendirmesinde bulundu.


Karagöl, Rus ekonomisinin 2015'in ilk iki çeyreğinde daralma yaşadığına dikkati çekerek, "Rusya'nın Türk Akımı kapsamında yeni bir hat oluşturmanın maliyeti yerine halihazırdaki Kuzey Akım hattının kapasitesini arttırması ekonomik açıdan anlaşılabilir bir tercih" dedi.


RUSYA'NIN TAVRI İLİŞKİLERİ OLUMSUZ ETKİLEYECEK


Türk Akımı'nda iki hattın iptal edilmesinde Kuzey Akım projesinin yanı sıra son dönemde Suriye'de Rusya'nın attığı adımların da göz ardı edilmemesi gerektiğini ifade eden Karagöl, "Rusya'nın Suriye'deki muhalif gruplara yönelik gerçekleştirmiş olduğu operasyonlar Türkiye ile Rusya arasındaki ilişkilerin gerilmesine neden oldu. Son yıllarda Türkiye ile Rusya arasında görülen önemli yakınlaşmaya rağmen Rusya'nın Suriye'de açıktan rejim destekçisi bir tavır takınması önümüzdeki dönemde iki ülke arasındaki ortak ekonomik çıkarları olumsuz yönde etkileyecektir" diye konuştu.


Karagöl, Türkiye'nin son dönemde hem yapımına başlanan Güney Gaz Koridoru hem de yapmayı planladığı diğer projelerle Azerbaycan, Türkmenistan, Irak gibi ülkelerle geliştirmeye başladığı ilişkilerin, bölgesinde enerji merkezi olmasını sağlayarak ikili ilişkilerde hareket alanını genişlettiğini söyledi.


Mevcut durumda Rusya açısından bakıldığında elinde bulunan doğalgaz kaynaklarının ihraç durumunun ülkenin ekonomik performans seyrini belirleyeceğini kaydeden Karagöl, sözlerini şöyle tamamladı:


Rusya eğer Türkiye seçeneğini ortadan kaldırırsa ve Ukrayna seçeneğinin de şu an bir alternatif olmasının zor olduğunu da göz önüne aldığımızda Rusya'nın elinde Baltık Denizi üzerinden enerji taşıyan Kuzey Akım dışında başka bir seçeneğin kalmadığını görmekteyiz. Rusya ile Türkiye arasında yapılması düşünülen projelerin yanı sıra halihazırda yüksek seviyelerde petrol ve doğalgaz ticareti yapıldığı da düşünüldüğünde Rusya'nın son dönemde attığı adımların kendisine nasıl bir maliyeti olacağını iyi düşünmesi gerekmektedir."


KAPASİTE TEKRAR ARTIRILABİLİR


21. Yüzyıl Düşünce Enstitüsü Enerji ve Enerji Güvenliği Uzmanı ve Üsküdar Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Tuğçe Varol da Türkiye ile Rusya arasındaki görüşmelerin doğalgaz fiyatı müzakerelerinde tıkandığı bir noktada Kuzey Akım-2 projesinin açıklandığını söyledi.


Varol, Kuzey Akım-1 zaten inşa edildiği için ikinci projenin inşasının daha kolay olacağını belirterek, "Yani Türk Akımı'ndan azalan gaz miktarı Kuzey Akım-2'ye taşındı bile. Diğer yandan Rusya'nın yeni Türk Hükümeti ile anlaşmazlıkları devam ederse Güney Akım bu kez Yunanistan'a doğru inecek şekilde revize edilebilir ya da Rusya yeni hükümet ile Türk Akımı konusunda tüm anlaşmazlıkları giderip kapasiteyi tekrar 63 milyar metreküpe çıkarabilir. Bunu seçimlerin sonucu ve Suriye krizi gölgesindeki Türk-Rus ilişkileri çerçevesi belirleyecek" ifadelerini kullandı.


Kuzey Akım-2 projesine Avrupa'dan birçok ortak şirket olduğunu ancak Türkiye'nin Türk Akımı'na ortaklığının söz konusu olmadığını hatırlatan Varol, "Sadece doğalgaz fiyatında indirim müzakereleri ile projenin Türkiye'ye bir katkısından ziyade tamamen Rus boru hattı olması durumunda Türkiye'ye zararı bile dokunabilir. Projenin gerçekleşmesi ve Türkiye'nin sadece taşımacı ve müşteri durumunda olmadığı ama ortak olduğu bir proje şekline dönüşmesi ihtimali hala mevcut. Ancak projenin dondurulma sürecini Türkiye açısından olumlu bir fırsat olarak buluyorum" değerlendirmesini yaptı.


Gazprom Üst Yöneticisi (CEO) Aleksey Miller, dün yaptığı açıklamada, son dönemde yaşanan siyasi gelişmelerin Türk Akımı doğalgaz boru hattı projesini etkilemeyeceğini ifade etmişti.

 

"
En Çok Okunan Haberler

ABD`de tarım dışı istihdam beklentilerin altında

PPK toplantı özeti yayımlandı

KKM hesaplarında düşüş sürüyor

Bakan Şimşek`ten enflasyon açıklaması

Euro Bölgesi`nde işsizlik sabit kaldı

Nisan ayı dış ticaret rakamları açıklandı

Enflasyon rakamları belli oldu

Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi arttı

S&P, Fed`den faiz indirimi beklentisini öteledi

`Hedge fonlar daha savunmacı hale geliyor`

`ECB muhtemelen üç kez faiz düşürecek`

Ford Motor`un ABD`de satışları azaldı

Societe Generale net karını açıkladı

`Faiz patikasına taahhütte bulunmuyoruz`

Coinbase Global net gelirlerini artırdı

OECD, Türkiye için büyüme tahminini yükseltti

Deutsche Bank personel maaşlarına zam yapacak