Güncelleme : 17.07.2017 Cuma 18:15
Borsada işlem yapanların onlarca yıllık deneyimleri ile ortaya çıkan ve yaz aylarında hisse senetleri üzerinde oluşan satış baskısını özetleyen "mayısta sat ve git" deyimi, son yıllarda yükseliş trendine inanan yatırımcıları, yani "boğaları" korkutmuyor.
Dünya borsalarında, özellikle 2012 yılına kadarki dönemde yaz aylarındaki satış baskısını anlatmak için kullanılan "mayısta sat ve git" deyimi, son 5 yıldır yükseliş trendine inanan "boğalar" tarafından göz ardı ediliyor.
Küresel piyasalarda, merkez bankalarının genişlemeci politikaları ile bollaşan para ve 2009'da gerek ekonomik aktivite gerekse piyasalar açısından diplerin görülmesinin ardından etkili olan toparlanma süreci, pay piyasalarında alımların yaz aylarında da gücünü korumasını sağlıyor.
Başlıca dünya borsaları incelendiğinde, 2012'ye kadar mayıs aylarının genel olarak düşüşlerle öne çıktığı, 2012-2017 döneminde ise ağırlıkla alıcılı bir seyir izlendiği dikkati çekiyor.
ABD'de Dow Jones endeksi son 5 yılın mayıs aylarında değer kazanırken, Almanya'da DAX endeksi sadece Mayıs 2015'i düşüşle tamamladı. Söz konusu dönemde İngiltere'de FTSE 100 endeksi sadece 2016'da, yüzde 0,18'lik sınırlı bir kayıp yaşarken, Japonya'da Nikkei 225 endeksi de 2013'ün yüzde 0,62'lik değer kaybı dışında mayıs aylarını yükselişle kapattı.
BORSA İSTANBUL ARAYI KAPATMAYA ÇALIŞIYOR
Borsa İstanbul'da ise başlıca dünya borsalarından daha farklı bir görüntü ortaya çıkıyor. Gezi olayları, Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz'daki darbe girişimi, genel seçimler, referandumlar ve jeopolitik gelişmeler nedeniyle iç dinamiklerin ağır bastığı Borsa İstanbul'da, son 5 yılın 3'ünde, 2010'dan bu yana da 2014 ve 2017 yılları hariç tüm mayıs aylarının düşüşle tamamlandığı görülüyor.
Analistler, BIST 100 endeksinin yılbaşına kadar iç dinamikler nedeniyle dünya borsalarından negatif ayrıştığını ancak aralıksız 7,5 aydır devam eden yükseliş trendi ile bu farkı kapatmaya çalıştığını ifade etti.
Bu yılın mayıs ve haziran aylarında başlıca dünya borsalarının performansı yüzde eksi 1 ile yüzde 4,5 arasında değişirken, BIST 100 endeksinin bu dönemdeki getirisi yüzde 6'yı aştı. BIST 100 endeksi, mayısta yüzde 3,05, haziranda da yüzde 2,97 değer kazandı.
Son 7,5 aylık yükseliş trendine karşın BIST 100 endeksi, dolar bazında tarihi zirvesine göre oldukça düşük seviyelerde bulunuyor. Tarihi rekorlarını kırdığı ve 100.000 puanın üzerine yerleştiği bugünlerde, dolar bazında 29.710 puan ile ancak FETÖ darbe girişimi öncesine dönebilen BIST 100 endeksi, dolar bazlı tarihi zirvesi olan 51.070'e hala yüzde 72 uzaklıkta bulunuyor.
Piyasalardaki bol likidite ve düşük enflasyon ortamının yatırımcı ve fonların pay piyasalarına daha fazla yönelmesine neden olduğunu belirten analistler, gelişmiş ülkelerde faizlerin eksilerde olduğu bu dönemde getiri arayışının hisse senetlerinde satışları sınırladığını kaydetti.
Yaz aylarının ortalama getirisi yüzde 0,67
Borsa İstanbul, mayıs-ağustos dönemi dikkate alındığında son 10 yıldır yatırımcısına ortalama 0,67 ile sınırlı oranda getiri sağladı. Endeks, yaz aylarının en iyi performansını yüzde 47,1'lik getiri ile 2009'da, en kötü performansını ise yüzde 22,8'lik kayıpla 2013'te gerçekleştirdi.
Borsa yatırımcısı, son 10 yılın 5'inde yaz aylarını kazançla tamamlarken, 5'inde de kaybetti. Bu yıl temmuz ayının ortasında, nisan ayı kapanışına göre borsanın getirisi yüzde 11,6 seviyesinde bulunuyor. Söz konusu dönemde genel olarak dünya borsalarının da pozitif bir seyir izlediği görülüyor. Başlıca dünya borsalarından Dow Jones endeksi yüzde 3,3, Almanya'da DAX endeksi yüzde 1,6, İngiltere'de FTSE 100 endeksi yüzde 2,4 ve Japonya'da Nikkei 225 endeksi yüzde 4,8 değer kazandı.
Mayıs-ağustos dönemleri itibarıyla endeks, 2016'da yüzde 11 ve 2015'te yüzde 10,4 değer kaybederken, 2014'te ise yüzde 8,7 yükseliş kaydetmişti.
Analistler, yurt içinde ağustos ayında şirketlerin ilk yarı finansal sonuçlarının açıklanmaya başlayacağını, ekonomik aktivitedeki toparlanmanın olumlu yansımasının bilançolarda görülmesi durumunda hisse bazlı hareketlerle de olsa Borsa İstanbul'da pozitif görünümün korunabileceğini ifade etti.
Yurt dışında, başta ABD olmak üzere gelişmiş ülke merkez bankalarının atacağı adımların piyasaların yönü üzerinde ana belirleyici olmaya devam edeceğini aktaran analistler, yatırımcıların, olası risklere karşı portföy çeşitliliğini artırmalarını ve yüksek getiri sağlanan 7,5 aylık dönemin ardından tasarruflarında defansif enstrümanlara da yer vermelerini tavsiye etti.