Kredi derecelendirme kuruluşu Standard & Poor's Bankacılık Analisti Göksenin Karagöz, Türkiye ekonomisi hakkında değerlendirmelerde bulundu. CNBC-e'ye verdiği röportajda S&P ülke masasının 23 Mayıs'ta Türkiye ile ilgili değerlendirmesini komiteye getireceğini söyleyen Karagöz, şu anki görünümün negatif olduğunu hatırlatarak, "Dolayısıyla ratingin aşağı doğru gitmesini işaret eden bir beklenti veriyor" dedi. Karagöz, "Politik riskte bir nebze azalma olsa da önümüzde cumhurbaşkanlığı seçimleri, parlamento seçimleri var. Cari açığı yakından izliyoruz. Dış piyasadaki dinamikler, özellikle Fed'in alacağı kararlar bunların hepsi rol oynayacak" şeklinde konuştu.
CARİ AÇIKTA İYİLEŞME GÖRÜLÜYOR "Türkiye için hassas noktalardan biri cari açık, bunun fonlanma şekli" diyen Karagöz, şöyle devam etti: "Son veriler orada bir iyileşme gösteriyor. Ülke masasındaki arkadaşlar kendi tahminlerini aşağı yönlü revize ettiler. Yüzde 7'leri aşan bir cari açık yüzde 5'e gidecekmiş gibi görünüyor. Dünya ile kıyaslarsak yüzde 5 bile yüksek bir rakam. Türkiye'de en büyük sorun cari açığın kısa vadeli fonlarla fonlanıyor olması."
SİYASİ GELİŞMELER DE ETKİLİKaragöz, cari açığın Türkiye için en büyük risk olduğunu söylerken hem iç hem dış siyasi gelişmelerin riskler üzerinde rol oynadığını belirtti. ÖNEMLİ
OLAN POLİTİKALARIN ETKİSİ Türkiye'nin faiz oranlarıyla ilgili değerlendirmeleri sorulduğunda Karagöz, "Bir rating şirketi olarak hiçbir ülkeye hangi merkez bankası nasıl bir faiz politikası uygular hiçbir zaman söylemiyoruz. Yani 'bu ülkenin ratingi şu faiz politikasını uygularsa şu kadar olur' diye bir şey demiyoruz.
Bizim için önemli olan o merkez bankasının faizlerinin ekonomi üzerindeki etkisi" dedi.
ÜLKENİN GÖRÜNÜMÜ BANKACILIĞA YANSIYOR Bankacılık sektöründeki senaryonun ülkenin genel senaryosunu yansıttığını ifade eden Karagöz, "Şu anda ülke için geçerli olan negatif görünüm bankalara da yansıyor. Banka ratinglerini en çok etkileyen faktörün ülke ratinginin ne seviyede olacağıdır" şeklinde konuştu.
TAKSİTTE SINIRLAMA OLUMLU Kredi kartına taksitte sınırlamanın cari açık tarafından bakıldığında olumlu bir gelişme olduğunu söyleyen Karagöz, "Son 3-4 senedeki hızlı büyümenin bir kısmı tüketim kaynaklıydı. Bu tüketim bankalardan gelen kredi ile fonlandı, bu da cari açığı yükseltti" dedi. Karagöz, taksit sınırlamasının hem cari açığın daraltılmasında hem de bankaların kredi riskinin azalmasında olumlu etki yaratacağını söyledi. Karagöz, kısa vadede ise bu uygulamanın bankaların kârlılığına negatif anlamda yansıyacağını ifade etti.
TAKİPTEKİ KREDİLER ENDİŞE VERİCİ DEĞİL Takipteki kredilerde son dönemde yaşanan yükselişin endişe verici olmadığını söyleyen Karagöz, S&P olarak takipteki kredilerin yüzde 4-4,5 civarına ulaşmasını beklediklerini belirtti. "Takipteki kredilerde artışın çok yavaş seyrettiğini görüyoruz" diyen Karagöz, "Bunda TL'deki hızlı değer kaybının biraz düzelmiş olması etkili oldu. Bizim en büyük çekincemiz TL'deki değer kaybının sürmesi halinde özel şirketlerin
döviz borçlarında yaratacağı sıkıntılardı. Şimdi o sıkıntı biraz daha ortadan kalkmış görünüyor" şeklinde konuştu.