Güncelleme : 09.03.2016 Cuma 11:56
Avrupa Merkez Bankasının (ECB) yeni makroekonomik projeksiyonlarını da açıklayacağı yarınki toplantısında, mevduat faiz oranında indirime gitmesi ve parasal genişleme programının miktarını ve süresini artırması bekleniyor. ECB, Avro Bölgesi'nde çok düşük enflasyonla uzun süredir mücadele ederken, Başkan Mario Draghi'nin alacağı olası yeni tedbirler, piyasalar ve yatırımcılar tarafından yakından izleniyor.
Frankfurt'ta yarın gerçekleştirilecek ECB toplantısında, ekonomik görünüm ve tahvil alım programında yeni düzenlemelerin ele alınması, ayırca bankanın Avro Bölgesi'ne ilişkin yeni enflasyon ve büyüme tahminlerini de açıklaması bekleniyor.
ECB’nin aralık ayındaki toplantısından bu yana, Avro Bölgesi'nin ekonomik görünümü ve enflasyonu zayıfladı. Öncü göstergeler beklentilerin altında kalırken, küresel ekonomi görünümü daha da kötüleşti.
Eldeki veriler, ECB'nin perşembe günkü toplantıda politika duruşunu daha fazla gevşeteceği öngörüsünü destekliyor ve bankanın harekete geçeceğine neredeyse kesin gözüyle bakılıyor.
Uzmanlar, bankanın toplantıda açıklayacağı yeni makroekonomik projeksiyonda enflasyon ve büyüme beklentilerini hafif aşağı yönlü revize edebileceğini, mevduat faiz oranında indirime gidebileceğini ve parasal teşviki daha da artırabileceğini düşünüyor.
AA muhabirinin sorularını yanıtlayan ING Avro Bölgesi Başekonomisti Peter Vanden-Houte, ECB’nin enflasyon ile büyüme tahminlerinde muhtemelen aşağı yönlü revizyon yapacağını ve bankanın bu toplantıda 2018 için büyüme ve enflasyon öngörülerini de açıklayacağını söyledi.Bankanın piyasaları hayal kırıklığına uğratmamak için çok dikkatli davranacağını belirten Houte, "ECB geçen yılın aralık ayında olduğu gibi negatif bir piyasa tepkisi oluşturmamak için çok ince bir çizgide yürümek zorunda kalacak" diye konuştu.Houte, bankanın faiz indirimi ve ek teşvik gibi yeni tedbirler açıklayabileceğine işaret ederek, "ECB'nin mevduat faizini yüzde eksi 0,50'ye indireceğine, aylık varlık alım miktarını da 5 milyar avro artıracağına inanıyoruz. Bankacılık sektörü üzerindeki olası negatif etkileri sınırlandırmak için hafifletici tedbirler de alınmak zorunda" ifadelerini kullandı.
MEVDUAT FAİZİNDE İNDİRİM VE EK TEŞVİK BEKLENTİSİ
Commerzbank Başekonomisti Jörg Kraemer ise yayımladığı bilgi notunda, ECB'nin yarınki toplantıda mevduat faiz oranını eksi 0,5'e çekebileceğini vurguladı. ECB'nin bankalar üzerindeki etkiyi azaltmak için kademeli bir faiz sistemini tanıtabileceğini aktaran Kraemer, "Dahası, finans piyasasındaki belirsizliğin yüksekliği ve enflasyon beklentilerinin çok düşük seviyelere inmesinden dolayı aylık tahvil alım miktarını geçici olarak uzatmak da ECB'nin kartlarında görünüyor" değerlendirmesinde bulundu.
Berenberg Başekonomisti Holger Schmieding de ECB’nin mart ayı toplantısında parasal teşvikini artıracağını dile getirdi.
ECB'nin açıklayacağı yeni paketin ek tahvil alımı ve daha fazla negatif faiz oranını kapsayacağını öngören Schmieding, "ECB’nin aralık ayı toplantısına göre daha inandırıcı bir paket sunması ihtimal dahilinde olsa da banka muhtemelen üst düzey banka tahvilleri de dahil, şirket tahvillerini alma yoluna gitmeyecektir" görüşünü paylaştı.
"PROGRAMIN SÜRESİNİN 2017 YILININ HAZİRAN AYINA KADAR UZATILMASINI BEKLİYORUZ"
ABN AMRO Makro Araştırma Müdürü Nick Kounis, ECB’nin, enflasyonu hedeflenen seviyeye geri getirmek için görevi dahilinde tüm enstrümanları kullanma konusundaki söyleme dikkati çekti.
Kounis, ECB'nin şuan piyasalarda fiyatlanandan daha agresif hareket edeceğini belirterek, şunları kaydetti:"Ana senaryomuz, ECB'nin mevduat faizini mart ve haziran aylarında 20'şer baz puan indireceği yönünde. Kademeli mevduat faiz sistemi ve hatta daha uzun süreli 'refi kredileri' muhtemel gözüküyor. Son olarak aylık varlık alımlarında 10 milyar avroluk artış ve programın süresinin 2017 yılının Haziran ayına kadar uzatılmasını bekliyoruz."ECB, devlet tahvili satın alımını da kapsayan aylık 60 milyar avroluk tahvil alım programına 9 Mart 2015’te başlanmış ve bankanın bu kapsamda Avro Bölgesi'nde fiyat istikrarını sağlamayı ve talebi canlandırmayı hedeflediği açıklanmıştı.