Lagarde, Avrupa Parlamentosu (AP) Ekonomik ve Mali İşler Komitesi'ndeki "Parasal Diyalog" başlıklı oturumda konuştu.
ECB'nin para politikası stratejisini 16 yıldır gözden geçirmediğini anımsatan Lagarde, 2003 yılından bu yana küresel ekonomide para politikasının faaliyet gösterdiği çevrenin derin yapısal değişikliklere uğradığını söyledi.
Lagarde, büyümenin ve verimlilik artışının yavaşlaması ile nüfusun yaşlanması gibi gelişmelerin faiz oranlarını aşağı çektiğine işaret ederek, "Bu düşük faiz ve düşük enflasyon ortamı, ECB ve dünyadaki diğer merkez bankalarının ekonominin kötüye gittiği dönemlerde para politikalarını gevşetme alanlarını önemli ölçüde azalttı." dedi.
Merkez bankalarının, çevre, sürdürülebilirlik, dijitalleşme, küreselleşme ve finansal yapılardaki dönüşüm gibi yapısal sınamalarla karşı karşıya olduğuna dikkati çeken Lagarde, bu çerçevede geniş kapsamda strateji incelemesi yapılması gerektiğini söyledi.
Lagarde, beklentilerine paralel biçimde Euro Bölgesi ekonomisinin hala ılımlı bir ivme ile büyümeye devam ettiğini, iç ekonominin görece dayanıklı konumda olduğunu vurguladı.
Euro Bölgesi'nde özel tüketimin arttığını ve iş gücü piyasa koşullarının iyileştiğini ifade eden Lagarde, işsizlik oranının yüzde 7,4 ile 2008'den beri en düşük seviyede seyrettiğini, istihdam edilenlerin sayısının arttığını, hizmetler ve inşaat sektörünün iyi durumda seyrettiğini söyledi.
Lagarde, "Küresel faktörler Euro Bölgesi büyümesine baskı yapıyor. ABD ile Çin arasındaki ticari gerilimlerin azalmasına rağmen kürsel ekonomik ortamdaki belirsizlikler yüksek seyrediyor. Koronavirüsün etkileri ile ilgili belirsizlikler yeni bir endişe kaynağı halini aldı." değerlendirmesinde bulundu.