Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) yeni makroekonomik projeksiyonlarını açıklayacağı 3 Haziran Çarşamba günkü toplantısında ekonominin son durumunun,
tahvil alımlarının ve Yunanistan sorununun, en önemli gündem maddeleri olması bekleniyor.
ECB,
devlet tahvili satın alımını da kapsayan aylık 60 milyar Euro'luk tahvil alım programına (parasal genişleme) 9 Mart'ta başlamış ve banka bu kapsamda
Euro Bölgesi'nde fiyat istikrarını sağlamayı ve talebi canlandırmayı hedeflediğini açıklamıştı. 2016 yılının eylül ayında sonlandırılması beklenen parasal genişleme programıyla, banka bilançosunun 1 trilyon Euro'dan fazla büyüklüğe ulaşacağı öngörülüyor.
Bölgede çok düşük enflasyonla uzun süredir mücadele eden ECB Başkanı Mario Draghi'nin deflasyon risklerine karşı alacağı olası yeni tedbirler ve parasal genişleme programına ilişkin yeni detaylar, piyasalar ve yatırımcılar tarafından yakından izleniyor.
ECB’nin mart ayında yayımladığı son ekonomik projeksiyonlarına göre, Euro Bölgesi'nde bu yıl yüzde 1,5, gelecek yıl yüzde 1,9 ve 2017 yılı içinde yüzde 2,1 büyüme öngörülüyor. Bankanın Frankfurt'ta gerçekleştireceği toplantıda parasal genişlemeye ilişkin detayları paylaşacağı ve 19 üyeli Euro Bölgesi’ne ilişkin yeni büyüme ve enflasyon tahminlerini de yayımlayacağı öngörülüyor.
Şimdiye kadar alacaklılarıyla henüz bir anlaşma yapamayan ve ECBye 5,2 milyar Euro geri ödeme yapması gereken Yunanistan'ın da toplantının diğer önemli konularından olması muhtemel gözükürken, toplantıda yeni bir para politikası tedbirinin açıklanması ise beklenmiyor.
Capital Economics'in küresel ekonomi alanında görev yapan ekonomisti Andrew Kenningham, ECB'nin toplantısına ilişkin yayımladığı bilgi notunda medyada parasal genişlemeden erken çıkış tartışmalarına rağmen ECB'nin herhangi bir değişiklik yapmasını düşünmek için çok erken olduğunu ve bu görüş için geçerli sebepleri bulunduğunu ifade etti.
UniCredit ekonomistlerinden Michael Rottmann ise ECB'nin çarşamba günkü yönetim kurulu toplantısında yeni makroekonomik projeksiyonlarını yayımlayacağını anımsatarak, bankanın daha önce Mart ayında yaptığı revizyonlarla kıyaslandığında büyük bir değişim beklemediklerini belirtti.