• Prof. Dr. Sefer Şener

Sanayi, ihracat, turizm ve Fitch

16.08.2021 Pazartesi 17:16
Pandemide en yoğun sürecin yaşandığı 2020 yılı Nisan ayından beri hız kesmeyen sanayi üretimi Haziran ayında yıllık yüzde 23,9 artış seviyesine ulaştı.

Böylelikle sanayi sektörü hem büyümenin hem ihracatın hem de istihdamın lokomotifi olmaya devam ediyor. Özellikle yıllık düzeyde “yüksek teknoloji” sanayi üretiminin yüzde 32,9 oranında ve sanayi üretimindeki değişimin de çok üzerinde artış göstermiş olması bundan sonraki süreçte büyümenin de kalitesini artıracak bir unsur olacaktır. Aynı şekilde dayanıklı tüketim malı üretiminin yüzde 30’un üzerinde, ara malı sanayi üretiminin yüzde 28’in üzerinde, sermaye malı üretiminin ise yüzde 25 artması sanayi üretiminin kaliteli ve sürdürülebilir büyümeye katkısını artıracaktır. Aynı şekilde aylık düzeyde yüzde 2,3 artan toplam sanayi üretimi yüksek teknolojide yüzde 12,4 seviyesine ulaşmıştır. Bu durum sanayi üretiminin niteliği açısından önemlidir. Bir taraftan sanayi üretimi artarken hem yıllık hem de aylık düzeyde bu artışta en büyük payı “yüksek teknoloji”, dayanıklı tüketim malı ve imalat sanayinin sağlıyor olması artışın kalıcı olacağını göstermektedir. Aylık düzeyde dayanıklı tüketim mallarının yüzde 5 oranında artmış olması da harcama kaynaklı artışta dayanıklı tüketim (otomobil ve beyaz eşya gibi) mallarının ne denli yer tuttuğunun işaretidir.

BÜYÜME HIZ KESMİYOR

Sanayi verilerinin güçlü gelmesi bu yılın ilk çeyreğinde yüzde 7 olarak gerçekleşen büyüme rakamlarının ikinci çeyrekte yüzde 20’lerin de üzerini göreceğinin ve yıl sonu itibarıyla yüzde 7’yi aşacağının da önemli bir göstergesi olmuştur. Zaten bu durum ihracattaki son dönem artışla da teyit edilmektedir. Diğer taraftan Haziran itibarıyla en güçlü istihdamın 296 bin kişi ile sanayi sektöründe gerçekleşmesi tesadüf değildir. Sanayideki büyüme ihracatı, istihdamı ve nihayetinde GSYİH da büyümeyi destekleyecektir. Sanayi verileri ihracat, istihdam ve büyüme açısından 2021 yılının geçen yıla göre çok daha pozitif geçeceğinin göstergesidir.

Sanayi verilerinden gelen bu olumlu rakamlar, turizm ve ihracattan gelen olumlu rakamlarla birleştiğinde özellikle uluslararası kuruluşlar ve kredi derecelendirme kuruluşlarının Türkiye’nin büyüme tahminlerini yeniden revize etmelerini de beraberinde getirmiştir.

TURİZMDE AŞILAMA VE AÇILMANIN ETKİSİ

Aşılamanın hız kazanmasıyla birlikte hizmet sektörü ve turizm alanında olumlu gelişmelerin yaşanıyor olması beklentileri yükseltmiştir. Turizm sektöründe ilk çeyrekte 2,5 milyar dolarlık gelir elde edilmiştir. 2021 yılı ilk çeyreğinin turizm açısından kapalı geçirilmesi en büyük etken olmuştur. Haziran ayından itibaren pandemi ile ilgili olumlu gelişmeler, aşılamanın artması ve küresel piyasalardaki açılmalarla birlikte turizm sektöründe artış rakamlara da yansımıştır. Turizm geliri 2021 yılı Nisan, Mayıs ve Haziran aylarından oluşan ikinci çeyrekte 3 milyar 3 milyon 628 bin dolar olarak gerçekleşmiştir. Turizm gelirinin (cep telefonu dolaşım ve marina hizmet harcamaları hariç) %73,1'i yabancı ziyaretçilerden, %26,9'u ise yurt dışında ikamet eden vatandaş ziyaretçilerden elde edilmiştir. Altı aylık dönemde turizm gelirleri 5,5 milyar doların üzerine çıkmıştır. 2021’de turizm sektörünün daha az kayıplarla atlatılması hem büyüme hem cari açık hem de sektör açısından büyük önem arz etmektedir. 2021 yılında turizm gelirleri 2020'deki 12,5 milyar doları aşacaktır.

İHRACAT EKONOMİNİN LOKOMOTİFİ

Büyüme tahminlerine revizyon getiren bir diğer unsur ise hız kesmeyen ihracat verileridir. Son 12 aylık dönemde ihracat Cumhuriyet tarihinde ilk defa 200 milyar dolar seviyesini aşmıştır. Diğer taraftan Ocak-Temmuz döneminde yedi aylık ihracat geçen yıla göre yüzde 35’e yakın artış göstererek ilk defa 121 milyar doları geçmiştir. Sadece Temmuz ayında dahi yüzde onluk bir ihracat artışı kaydedilmiştir.

MAKRO VERİLER VE ULUSLARARASI KURULUŞLAR

Makroekonomik verilerdeki bu iyileşme Fitch’in Türkiye ekonomisine dönük büyüme tahminini de güncellemesini sağlamıştır. Fitch daha önce 6,3 olan Türkiye’nin büyüme tahminini 7,9 seviyesine yükseltmiştir. Fitch'in Şubat ayındaki önceki raporunda en iyi makro gelişmeler Çin’den sonra Türkiye’de bulunuyor değerlendirmesi, rakamların revizyonu ile birlikte daha da anlam kazanmıştır. Yüksek devir etkisi ve ekonomik aktivitedeki direncin devam etmesi nedeniyle büyüme beklentisi yukarı yönlü revize edilmiştir. Fitch’in değerlendirmesindeki önemli diğer nokta ise enflasyon tahminidir. Fitch 2021 yılı enflasyon beklentisini 16,9 seviyesine çekmiştir. Bu durum kuruluşun yıl sonu için Türkiye’de enflasyonun düşüşe geçeceği beklentisini ortaya koymaktadır. Fitch’in bu değerlendirmesi ekonomiye dönük algının pozitife evrilmesi açısından önemlidir.

İlerleyen dönemde Moody's, S&P, JP Morgan, Goldman Sachs, Barclays gibi kuruluşların ve Dünya Bankası, IMF, OECD, UNCTAD gibi kurumlarında Türkiye’nin büyüme rakamlarını revize etme olasılığı yüksektir. Çünkü bu kurumların beklentileri gerek öncü veriler gerekse piyasa gerçekleşmelerinin hala çok altındadır. Tüm bu gelişmelere rağmen S&P’nin Türkiye büyüme beklentisi hala yüzde 3,6, Moody's'in yüzde 4, OECD'nin yüzde 5,7, Dünya Bankası'nın yüzde 5, IMF'nin yüzde 6 düzeyindedir. Türkiye’de ikinci çeyrek büyüme rakamları da açıklandığında bu kurumların sırasıyla revizyona gidip tahminlerini güncellemeleri gerekliliği ortadadır.
Yazarın Önceki Yazıları